Çevresindekilerin gerçeğe aykırı dalkavuklukları onu o hale getirmişti ki, sözlerindeki, hareketlerindeki çelişkilerin farkına varmıyor, gerçeğe, mantığa, hatta doğrudan doğruya sağduyuya aykırı hareket ettiğini anlamıyordu.
Eğer tarih yazarları, Sezer gibi, komutanların ve devlet adamlarının konumuna aitse, tarihin erekleriyle onun kendi etekleri arasında bir ayrım kalmıyor demektir.