Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rıdvan Bayhan

Sabitlenmiş gönderi
"İyilik yapmaktan başka hiçbir şey istemiyorum."
Sayfa 42 - Metis Yayınları / 6Kitabı okudu
Reklam
Ölümün, zaferi örselemek için kendisine has bir usulü vardır; şan ve şerefin peşinden vebayı getirir.
Sayfa 378 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Ezikliğin" ifadesi...
"Yabancı olanın halinden anlamak tehlikelidir çünkü yabancıya dönüşme ihtimalini içinde taşır. Kişinin ırkı vasıtasıyla elde ettiği statüyü kaybetmesi demek kabul görmüş ve değer atfedilmiş farklılığını kaybetmesi demektir." Toni Morrison, Ötekilerin Kökeni, s.41
Hayatımızın esrarlı mermer kitlesini biz istediğimiz kadar en güzel şekli vererek yontmaya çalışalım, kaderin siyah damarı mutlaka bir yerden kendini gösterir.
Sayfa 264 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Bir köle satın alan toplumun hikâyesidir bu. Kimden satın alıyor? Sefaletten. Açlıktan, soğuktan, yalnızlıktan, terk edilmişlikten, yoksulluktan. Acıklı bir alışveriş. Bir lokma ekmeğe bir ruh. Sefalet sunuyor, toplum da kabul ediyor.
Sayfa 248 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Bazı kimseler sadece konuşma ihtiyacı dolayısıyla kötülük ederler. Salon konuşmaları ve sohbetleri, bekleme odası gevezelikleri, odunu çarçabuk tüketen ocaklara benzer. Pek çok yakacağa ihtiyaçları vardır; yakacak da komşularıdır.
Sayfa 238 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Kanaatimizce eğer ruhlar gözle görülebilseydi, gariptir ama insan türündeki her bireyin, hayvanlar âlemindeki türlerden birine karşılık geldiğini açık seçik görmemiz mümkün olurdu.
Sayfa 229 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
"Hayatın en yüce mutluluğu, sevildiğinden emin olmaktır."
Kör olmak ve sevilmek, hiçbir şeyin tam olmadığı şu yeryüzünde gerçekten de mutluluğun en garip, garip olduğu kadar da nefis şekillerinden biridir. Bir kadının, bir kızın, bir kız kardeşin, sevimli bir varlığın sürekli olarak yanı başınızda bulunması, ona ihtiyacınız olduğu için, sizden vazgeçemediği için bulunması, varlığı sizce vazgeçilmez olan kişi için vazgeçilmez olduğunuzu bilmeniz, onun size olan şefkatini size ayırdığı zamanın miktarıyla mütemadiyen ölçebilmeniz ve kendi kendinize, "Bütün vaktini benim için harcadığına göre, demek bütün yüreğiyle bana ait," diyebilmeniz; yüzün yokluğunda da düşünceyi görebilmek, dünyanın karanlığı içinde bir varlığın sadakatini fark etmek, bir elbise hışırtısını bir kanat sesi gibi duymak, onun gelişini, gidişini, çıkışını, girişini, konuşmasını, şarkı söylemesini işitmek ve bu adımların, bu sözlerin, bu şarkının merkezi olduğunuzu düşünmek; her dakika kendi çekici gücünüzü göstermek, sakat olduğunuz nispette kuvvetli olduğunuzu hissetmek, karanlığın içinde, karanlık sayesinde bu meleğin çevresinde döndüğü yıldız haline gelmek, bütün bunlar eşi az bulunur bahtiyarlıklardır. Hayatın en yüce mutluluğu, sevildiğinden emin olmaktır. Sırf kendisi için sevildiğinden ya da daha iyi bir deyişle, kendisine rağmen sevildiğinden insanın emin olması: İşte, körde bu güven vardır.
Sayfa 226 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Bazı kabuklu deniz hayvanları gibi ruhlar vardır ki, sürekli olarak karanlıklara doğru çekilir, hayatta ileri gidecek yerde geri geri gider, edindikleri tecrübeleri biçimsizliklerini arttırmakta kullanır, durmadan daha da kötüleşir ve gittikçe daha çok karaya bulanırlar.
Sayfa 212 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Denilebilir ki çocuklar, kendilerinin melek olduklarını hisseder ve bizim de insan olduğumuzu bilirler.
Sayfa 209 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Annelerin kolları şefkatten yoğrulmuştur, çocuklar da orada derin derin uyurlar.
Sayfa 206 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Şu dünyada hâlâ, paradoksun sürprizler dolu kutusunu neşeli neşeli açıp kapatmasını bilen insanlar var.
Sayfa 198 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Yaşamak için çalıştı; sonra gene yaşamak için sevdi, çünkü gönül de acıkır.
Sayfa 179 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Ey insan topluluklarının amansız yürüyüşü! Yol boyunca ziyan olan insanlar ve ruhlar! Yasa tarafından itilenlerin düştüğü okyanus! O uğursuz yardımsızlık! Ey manevi ölüm! Cezanın lanetlediklerini attığı, merhametsiz toplumsal gecedir deniz. Bu uçurumda sürüklenip giden ruh, bir ceset olabilir. Onu kim diriltecek?
Sayfa 151 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Eğer kovalanmak, her an başını çevirip geriye bakmak, en ufak gürültüden irkilmek, her şeyden, bacası tüten damdan, geçen adamdan, havlayan köpekten, dörtnala koşan attan, çalan saatten, göz gördüğü için günden, göz görmez olduğu için geceden, yoldan, patikadan, çalılıktan, uykudan korkmak özgür olmaksa özgürdü o.
Sayfa 141 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
2.278 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.