Ey ewê kû bajarek min da hezkirin!
Ez zanim ê tu herî
Pişt wan kenên teyê zelal
Wek çemek harimîm
Eşqa zarokatîyamin xilaz
Edî ez malekê bê derî me
tu derîve venabim...
Şu andan itibaren milletvekilliği, belediye eş-başkanlığı, encümenlik, muhtarlık ve hatta azalık gibi herhangi bir konumda kalmaya devam eden her Kürt, bu devletin kayyımlarıyla eşdeğerdir. Şu andan itibaren sandığa gidip oy kullanacak her Kürt de bu kanunsuzluğa ortaktır. Ya gidip gasp edilen Hakkari Belediyesi'ni geri alacaksınız ya da TBMM'deki vekiller, belediyeler ve muhtarlıklardaki seçilmişler kim var kim yok evine dönecek, "sine-i millet"e dönecek. Yerin altındaki ölümüze bile huzur vermeyen bu zulüm düzeni içinde muhalefet etmek bile onu meşru kılar. Onurlu Kürtlerin muhtar azası olma ve muhtar azası seçme hakkı bile gasp ediliyorken sine-i millete dönmek, halkımızın bu düzen içinde seçme ve seçilme hakkının olmadığını bütün dünyaya gösterir ve uluslararası yasa ve teamüller doğrultusunda Kürt halkına, nicedir telaffuz dahi edilmeyen self-determinasyon (kendi kaderini tayin) hakkı doğar. "Seçim"le oturulan makamlardan ayaklar altına alınarak bu zulüm rejiminin hapishanelerine tıkılmaktansa evinde oturup onun "demokratik mizansen"ini "kaçak çay" içerek seyretmek daha doğru ve devrimci bir tavırdır
Guleka min hebû, yek gul
Min neqandibû ji xwe re ji dil
Min av dabû bi hêstirê çavan
Min dîtibû li nav baxan
Gul gula min, daxwaza min
Gul gula min, birîndara min
Aramîyek di pêwîst
Zimanê şêrîn ji me dûr
Xençer jî dil kir kûr
Yan jî ramûsanek şûr
Delalîyek di pêwîst
Wek baxçê hejîra reş
Dil bu newrozek geş
Yan jî hembêzek beş
Bütün nesneler tebessüm eder. Somurtkanlık insandan eşyaya geçen bir hastalıktır. Bizler sadece nefes alıp vermeyiz; aldığımız nefesle kanımızı, verdiğimiz nefesle dünyayı değiştiririz. Bütün güzelliklerin sebebi biziz ve bütün çirkinlikler bizden sorulur. Bazen melekleri dinler, bazen şeytana kulak kesiliriz. Bazen çamuru bile utandıran balçık, bazen çiçeği kıskandıran ışık oluruz. Özü gereği yaratılan her şey sevinir. Boşluğun içine sızan ışık, köpüğün içine yayılan mavilik, akışkanlığın parmaklarına tutunan esneklik hep nesnenin imkân alanı olarak ortaya çıkarlar. İçinde ruh olsun olmasın; yaratılmak, doğmuş olmak, harekete geçmek, varlıkla bitişmek, varlığın bir parçası olmak, varlıkta tecessüm etmek güzeldir. Bütün nesneler güzeldir. Tanrı'nın yarattığı her şey güzeldir. Doğasına uygun davranan, doğasının sınırlarından dışarı çıkmayan, haddini aşmayan her şey güzeldir. Eylemi, özüne uygun kötülüğün bile bir değeri vardır. Diken, dikkate çağırırken güzeldir. Ağrı, korunmayı öğretirken güzeldir. Karanlık, uykuya çağırırken güzeldir. Doğası bozulmayan bütün nesneler güzeldir