Post apokaliptik bilim kurguları severim ama daha önce yerli bir yazardan bu türe dair bir eser okumamıştım. Güzel bir deneyim oldu.
Sohbet ederek yayılan bir salgın hastalık fikrini çok ilginç buldum. Daha önce ses dalgaları yoluyla yayılan bir parazite Doctor Who dizisinde rastlamıştım ama sohbetle hastalığın yayılmasını çok özgün buldum.
Yazar bu kadar ilginç bir konu bulmasının yanında Murat Sivayuş ve Özgür gibi iki ilgi çekici karakter de yaratmış. Buraya kadar çok hoşuma gitti ama geri kalan karakterler çok yüzeyseldi. İlk başta Şule ilgi çekici gibi duruyordu ama onun da ilgi çekiciliği ilerleyen sayfalarda kayboluyor.
Gelişim kısmını da zayıf buldum, olaylar hep tesadüfler üzerine ilerledi, kurgusu çok zayıf kaldı. Neyse ki sonu değişik bir şekilde bitti de okuduğuma değdi.
Yakında dizisi çıkacak, umarım dizide bu konuyu iyi değerlendirmişlerdir. Şöyle 3-4 sezonluk bir konusu rahat var.