Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Umut

88 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Eser başlığında belirtildiği üzere
Parmenides
Parmenides
'in kişiliği, doktrini ve doktrini hakkındaki Aristoteles, Platon, Simplikios, Cicero vb. düşünürlerin alıntılarından oluşuyor. Parmenides'in doktrininden bahsetmek gerekirse özellikle varlık felsefesi ve bilgi felsefesi alanında yorumlar getirmiştir. Varlık hakkındaki görüşlerini aktaracak olursam, #169264560 sözleriyle "doğmamış, eksiksiz, sonradan varlığa gelmemiş, bir, sürekli" olarak tanımlıyor. Bu görüş, varlık hakkındaki düşüncesi bakımından tam karşıtında bulunan Herakleitos'la birlikte varlık felsefesinin temel izleklerinden birisini oluşturuyor. Zira Herakleitos varlık hakkında, "Aynı nehirlere gireriz ve girmeyiz, biziz ve biz değiliz." sözleriyle değişimin, oluşun esas olduğunu kabul etmektedir. Böylece felsefe tarihi içerisinde oldukça yer kaplayan bir tartışmanın zeminini hazırlamışlardır. Bazı konularda kendi sözleriyle görüşlerini öğrenemesek de kendisini alıntılayan yazarlar vasıtasıyla bu konuda fikir sahibi olunabiliyor. Örneğin ruh hakkındaki görüşüne Diogenes Laertios, Aetios, Macrobius gibi kişiler aracılığıyla ulaşılmış ve Parmenides'in ruhu, ateşten bir şey olarak ve akıl(nous) ile aynı olduğunu düşündüğü aktarılmıştır. Özellikle varlık felsefesi alanında okuma yapmak isteyenlerin muhakkak eline alması gerektiğini düşündüğüm, Parmenides ve doktrini hakkında değerlendirmelere de yer verilmiş olması nedeniyle konunun kolaylıkla anlaşılabileceği kanaatine vardığım bir eser oldu. Keyifli okumalar dilerim.
Fragmanlar
FragmanlarParmenides · Pinhan Yayıncılık · 2019224 okunma
Reklam
216 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Lars Svendsen
Lars Svendsen
, Norveç Bergen Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde bir profesör. Bu kitabı da felsefi teori ortaya koyan bir eser olmaktan ziyade bir araştırma eseri niteliğinde. Giriş yazısında "Yalnızlık hakkında bildiğimi düşündüğüm neredeyse her şey yanlış çıktı." diye belirterek aslında yaygın kanılara sahip olmasına rağmen yalnızlığın
Yalnızlığın Felsefesi
Yalnızlığın FelsefesiLars Svendsen · Redingot Kitap · 2021392 okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Miguel de Unamuno'dan okuduğum ilk kitaptı. Kendisi felsefe ve edebiyat üzerine öğrenim görmüş, Salamanca Üniversitesi rektörlüğü yapmış bir yazar. Eserin başlangıcında Behçet Necatigil'in, Unamuno hakkında kısa bir yazısı bulunuyor. Bu yazıda Unamuno'nun sorunlarını ve sanata bağlanışını şu şekilde tanımlıyor: "İnsanın kaderi, hayatın anlamı ve ruhun ölümsüzlüğüdür Unamuno'yu en çok düşündüren sorunlar. Nereden geliyor, nereye gidiyorum? Yürüdüğüm yol beni hangi gayelere, hangi kıyılara iletiyor? Nedir hayatın anlamı? Unamuno bu gibi soruların cevabını arar. Kişioğlunun trajedisini, onun ölümsüzlüğe karşı duyduğu korkunç açlıkta, bütün kısıtlama ve sınırları aşma eğiliminde, sonsuz hayata özlem ve kaçınılmaz ölümde görür. Bunun için kötümser ve bireyci sanata bağlanır. " Gerçekten de Necatigil'in bahsettiği gibi diyaloglar içerisinde insanın duygularına, trajedisine, kaderine, ne için yaşadığına dair değerlendirmeleri, aşkın ne olduğuna ilişkin düşünceleri görüyoruz. Kurgu olarak anlaşılması zor olmamakla birlikte üzerinde durulmayı hak eden bolca cümleye denk geleceksiniz. Örnek olarak; #164993150 #164993326 #164993704 #165027066 #165028369 #165028976 #165032694 #165032901 #165530933 #165533179 bu alıntılar verilebilir.
Sis
SisMiguel de Unamuno · Can Yayınları · 20194,881 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
365 syf.
10/10 puan verdi
·
32 günde okudu
Ahmet Arslan, Türkiye'de felsefe ile ilgilenen hemen herkesin bir şekilde duymuş olduğu bir filozoftur. İlk olarak 1994 yılında yayımlamış olduğu Felsefeye Giriş kitabı, 11 ana bölümden oluşan, öncelikle felsefenin ne olduğu üzerine değerlendirme yapılan bir eser. Bu değerlendirme sonrası felsefenin bazı disiplinleri (Bilgi Felsefesi, Bilim
Felsefeye Giriş
Felsefeye GirişAhmet Arslan · BB101 Yayınları · 20171,430 okunma
352 syf.
7/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Eser kitap okumayı dört farklı düzeye ayırıyor; 1. Başlangıç Okuması 2. İnceleyici Okuma 3. Analitik Okuma 4. Sintopik Okuma Bu okuma düzeyleri için de, reçeteler vererek iyi bir okumanın nasıl gerçekleştirilebileceğini açıklıyor. Ayrıca farklı türdeki okuma metinleri (pratik kitaplar, kurmaca edebiyat, tarih, bilim, felsefe...) için de verdiği genel reçeteleri gözden geçirerek, onlara uygun bir biçimde tekrar değerlendirmelerde bulunuyor. İyi bir okuma yapmaya dair verdiği önerilerle, bilinçli bir okuma yapmak isteyen birçok kişi için fayda sağlayabilecek nitelikte bir eser.
Kitapları Nasıl Okumalı
Kitapları Nasıl OkumalıCharles Van Doren · Atıf Yayınları · 2021173 okunma
Reklam
184 syf.
8/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Marquis de Sade, hakkında idam kararı verilen ve temyiz için Paris'e götürülen, erdemin yolundan ayrılmamak için türlü cezalara maruz kalan Sophie'nin, bir handa karşılaştığı Madam de Lorsange ile Mösyö de Corville'e başına gelenleri anlatması ve bu anlatının içerisine fikirlerini parça parça işleyerek aktarmaya çalıştığı bir eserle baş başa bırakmış insanlığı. Kitaptan çıkarılabilecek ve düşünmeye iten soru(n)lar; - Hayat mutlak olarak erdemli bir şekilde mi yaşanmalıdır, bunun doğa-dünya için herhangi bir farkı var mıdır? İnsan herhangi bir şeyi yok etme gücüne, değiştirme gücüne sahip midir, yoksa her şey birlik içerisinde midir? #150577821 - Kötülük ve iyilik arasında fark var mıdır? - Kötüler ve kötülüklerle çevrilmiş bir halde iken, iyinin peşinde olmak neye yarar? #150576338 - Tüm dünyada suç olarak kabul edilebilecek bir eylem var mıdır? #150580140
Erdemle Kırbaçlanan Kadın
Erdemle Kırbaçlanan KadınMarquis de Sade · Oğlak Yayıncılık · 2015574 okunma
376 syf.
9/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Ölüler Evinden Anılar, Dostoyevski'nin sürgünden sonraki yazdığı Ezilenler kitabından sonraki 2. roman ve Dostoyevski’nin sürgün anılarından oluşan, gözlem yeteneğinin zirveye doğru tırmanışının en önemli durağıdır. Ana karakterimiz Aleksandr Petroviç soylu sınıfından düşmüştür “Ölüler Evi”ne. Rus eserleri okunduğunda hissettirilen o halk/soylu arasındaki ayrım, her ne kadar hayattan dışlanmış da olsalar mahpuslar arasında dahi hissedilmektedir. Öyle ki bu farklılığı bırakmak akıllarına bile gelmiyor, halktan olanların nefret dolu bakışları soyluların üzerinde, soyluların soğuk, küçümser bakışları halktan olanların üzerinde gezmeden duramıyordur. Bu eserle gözlem yeteneğinde, betimlemelerinde o kadar zirveye doğru yaklaşıyor ki; Mahpusların –veremden ölecek de olsalar- yolun sonuna dek arkadaşı olan prangalarının sesleri kulaklarınızda geziyor, hastanede geceleri bırakılan boşaltım kovasının dayanılmaz kokusu sanki sizin odanıza nüfuz ediyor. Hamam diye gidilen yerde sanki cehennemi yaşıyorsunuz; o buharların, o hınca hınç doluluğun içinde bir yerlerde sizin kafanıza da basılıyor olabilir :).
Ölüler Evinden Anılar
Ölüler Evinden AnılarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201914,7bin okunma