Biliyor musun, bir gün, bir dostum bana: 'bir ölüye göre fazla nefes alıyorsun.' demişti.
Başta yadırgamış, ama sonradan ona hak vermiştim. Yaşamaya büyük bir yeteneğim olduğunu düşünüyorum. Yani nasıl yaşanması gerektiğini çok iyi biliyorum. İyi hayat nasıl geçirilir,çok iyi biliyorum. Ama ilgimi çekmiyor. Yani yaşamaya büyük bir
Kalabalığın uzun sürmüş sözüne
Mine çiçeklerinden bir merhem edindim.
Limonların denize gamzeler açtığı
Bir sokağı dünyaya ekleyip duruyorum
Ay masalı, kum masalı, nar masalı
Yalnızlığı seviyorum sessizce.
Denizden çocuk, dağlardan çıplak
Bir zaman oluyor kalbim
Sitem yok, dağlardan çıplak
Bir zaman oluyor kalbim
Sitem yok, diyorum , hayatıma
demiş hiçbir hayata.
Gözlerim kocaman atkestaneleri
Kime baksam, ıhlamurlar içinde
Bir şehir düşüyor kirpiklerimden.
Yetmedi ölüme bunca ayrılık
Bütün sevdiklerim bulanık bir ezber
Sonsuzluğu öğreniyorum utanarak.
Nerelerde bıraktıysanız şaşırma güzelliğimi
Ey çocukluğun inanan yaşları...
Sorumluluk sahibi olan, kadına saygı duyan, evlilikte kadını hizmetçi kendini kraliyet ailesi mensubu olarak görmeyen erkekler yetiştirmediğimiz sürece iyi baba, eş kavramı toplumun bize dayattığı kadar olacak...
Güneş dolmayı bilmez, yıldızlar parlamayı
Ne aydınlık var şimdi göklerde, ne karanlık
Deli divane gibi seni arıyor gönlüm
Ellerinden tutarak sonsuzluğa yürümek
Gözlerine bakarak çoğalmak istiyorum.