1960 yılında yayınlanıp yayınlanmasından 1 yıl sonra 1961'de Pulitzer Edebiyat ödülüne layık görülen bir roman. Olay Amerika'da bir kasabada geçiyor. Kitap, ırkçılığa değinerek topluma yönelik eleştirilerini bir ailenin üzerinden gündeme getiriyor. Avukatlık yapan Atticus Finch bir gün gerçekten iftiraya uğradığını düşündüğü bir zencinin avukatlığını üstleniyor ve zencilerin neler çektiğini adım adım anlatan bir öyküyle karşılaşıyoruz. Kitaptaki yaşanan tüm gelişmeleri evin küçük kızı Scout karakterinden dinliyoruz. Çocukluğun bütün masumiyetini, insanların uğradığı haksızlıkları, mahkeme sahnelerini, arkadaşlığı, dostluğu, ırkçılığın ne olduğunu Scout'un gözünden okumak kitaba farklı bir hava katıyor. Zencilerin insanlık dışı dramından bahseden bu kitabın küçük bir bölümü, Hitler'in Yahudilere karşı yaptığı insanlık dışı soykırıma da değiniyor. Kitabı herkes okuyabilir, olay akışı yavaş ilerliyor ancak insani ögeleri dolayısıyla kişiyi heyecanlandıran bir kitap. Bu klasiği okursanız eğer içinizdeki o masum küçük çocuğu tekrar bulabilirsiniz. Şimdiden keyifli okumalar dilerim...