Kendi reel ölümlerinin bilincine asla varamayan, varamayacak olan insanlar için ölüm ancak dolaylı olarak kavranabilen bir olgu, Platon 'un Mağara efsanesindeki gölgeler gibi gerçekliğin gerçek olmayan hayali olarak kendini dayatmaktadır.
Ölüm bir ödüldür. Tüm hayatımın en başta gelen düşüncesi ölümdü ve bu düşünce beni her zaman gülümsetmiştir. Hiçbir şey ölüm kelimesini benim için matemli hâle getirmeyi başaramamıştır.
Batı toplumlarında insan, 18.yüzyılla birlikte ölüme yeni bir anlam vermeye başlamıştır. Ölümü yüceltmiş, onu dramatize etmiş ve onun endişe verici ve insanı yutan bir şey olduğunu düşünmüştür.