Eski albümlerinize baktığınızda içinizi bir hüzün kaplar ya işte o hissi yanı başınıza çağırın ve kitabın cildini şimdi açın. Sizinle her açıdan ilişkisi uzak olarak tanımlanabilecek bir insanın hiç kelimesiz, yazısız sadece çizimlerle ve resimlerle anlatılan hayatına girmeye artık hazırsınız. Daha ilk kareden, puslu çerçevelerden de hissedeceğiniz üzere hüzünlü bir hikayenin sayfalarını aralamaya bazı resimlere saatler vermeye başladınız bile. "Uzak" zihnen, fikren, ruhen bize uzakmış gibi gözükecek farklı dil,ırk, vs. bir insanın hikayesine nasıl da hemen kanımızın ısındığını hatta insani bir olayın hiç bir çerçeveye ihtiyaç olmadan benimsenebilir olduğunu yüzümüze bir tokat gibi vuran efsane bir eser olmuş. Daha fazla sözei hikayenin tadını kaçırmaya gerek yok sanırım.