Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ahmet GÖÇMEN

Ahmet GÖÇMEN
@ahmetgocmen
Aslen tarih öğretmeniyim ancak satış sektöründe çalışıyorum. Gezmeyi ve okumayı seviyorum. Özellikle Antik dönem ve Roma dönemine ilgi duyuyorum. 2 bin civarı kitaptan oluşan mini bir kütüphanem var. twitter & instagram: agocmen
Ceza çekmenin insanı arındırıp temizleyen bir yanı vardı. İnsanın hakkaniyetli bir Tanrı'ya ettiği dua "Günahlarımızı bağışla," değil de, "Yaptığımız kötülükler için bizi cezalandır," olmalıydı.
Sayfa 254 - İş Bankası Kültür Yayınları, Dorian GrayKitabı okudu
Reklam
Lord Henry gülümseyerek, "Sevgili çocuğum," dedi, "şehir dışında herkes iyi olur. Orada insanı yoldan çıkaran hiçbir şey yoktur ki. Şehir dışında yaşayan insanların medeni olmamasının sebebi de budur. Medeniyet elde edilmesi kolay bir şey değildir. Ulaşmanın iki yolu vardır; biri kültürlü olmak, diğeri ahlaki açıdan yozlaşmış olmak. Şehir dışında yaşayanlar bunların ikisine de fırsat bulamadıkları için atıllaşıp yosun tutarlar."
Sayfa 241 - İş Bankası Kültür Yayınları, Lord HenryKitabı okudu
ideal olan...
"Bana yeniden poz verecek misin?" "Mümkün değil!" "Reddederek sanat hayatımı mahvediyorsun Dorian. İdeal olan, insanın karşısına iki kere çıkmaz ki. Çoğu insanın karşısına bir kere bile çıkmıyor."
Sayfa 135 - İş Bankası Kültür Yayınları, BasilKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Ama Dorian'in soyunu sopunu, malını mülkünü bir düşünsene. Kendisinden bu kadar alt sınıftan biriyle evlenmesi çok mantıksız." "Basil, Dorian'ın o kızla evlenmesini istiyorsan bunları ona söyle. O zaman kesinlikle evlenir. İnsan ne zaman aptalca bir şey yapsa, bunu mutlaka ulvi birtakım amaçlar uğruna yapar zaten."
Sayfa 86 - İş Bankası Kültür Yayınları, Basil Halward, Lord HenryKitabı okudu
Kadınlar dâhi olamaz...
"Sevgili çocuk, kadınlar dâhi falan olamaz. Kadın süs için yaratılmış bir türdür. Söyleyecek sözleri yoktur ama pek tatlı konuşurlar. Kadınlar maddenin akıl üzerindeki zaferini temsil eder; tıpkı erkeklerin zihnin ahlak üzerindeki zaferini temsil etmeleri gibi."
Sayfa 56 - İş Bankası Kültür Yayınları, Lord HenryKitabı okudu
Reklam
Sadık olanlar aşkın yalnızca sıradan yönlerini bilir; aşkın trajedilerini bilenler ise sadakatsizlerdir.
Sayfa 15 - İş Bankası Kültür Yayınları, Lord HenryKitabı okudu
Elden ayaktan düştüğümde, geride tasalanacağım kimsem yok. Nasıl öleceğimi de düşündüm; sakin ve sessiz. Beni kimin gömeceği konusunda endişelenmeme de gerek yok, eminim ki köylüler gömerler. Cansız bedenim çürümeye başlayıp da koku dayanılmaz olduğunda, benden çabucak kurtulacaklarına eminim. Üstelik bedavaya da gömmeyecekler; yastığımın altında on yuan var, açlıktan ölsem bile o paraya dokunmam. Köydeki herkes o paranın beni gömecek kişiye verileceğini biliyor. Öldükten sonra ailemin yanına gömülmek istediğimi de biliyorlar.
Sayfa 200 - Jaguar, FuguiKitabı okudu
Ardından elleriyle Ebuzer'in göğsüne elleriyle vurup şöyle buyurdu: - Ey Ebuzer! Tedbir gibi bir akıllılık, sakınma gibi bir züht ve güzel ahlak gibi bir iyi huyluluk yoktur.
Sayfa 78 - Fecr, Hz. PeygamberKitabı okudu
Musa oğulları
Gözyaşının hiçbir faydasının olmadığını anlamak için, Yahudilerin Kudüs'te yüzlerce yıldan beri her cumartesi günü başlarını dayayıp ağladıkları taşı ziyaret ediniz: Yüzlerce yıllık gözyaşı, bu ağlama duvarını bir santim aşındırmamıştır.
Sayfa 71 - PozitifKitabı okudu
Hacı Külahları
Otelde bir Buharalı çocuk yanımıza geldi. Geniş yüzlü, beyaz dişli, kısa burunlu, konuşmak heveslisi bir çocuktu. Satılık külahları elinden düşecek kadar bize dalmıştı. Elindekileri sorduk. - Hacı külahları! dedi. Kimin yaptığını anlamak istedik. - Medineli usta, cevabını verdi. - Sattığın şeyden sana ne verir? Küçük, göğsünün bütün nefesini boşaltan uzun bir "hiç..."le boynunu büktü. - Sade ekmek alırım, entari giyerim, dedi. - Anan nerede? Baban kim? Anası Mekke'de, babası Medine'de ölmüştü. Memleketini sorduk. Ruhunun bir köşesini yırtmıştık. İsim söylemedi, yalnız: - Sıcak değil, içinden su geçer dedi.
Sayfa 67 - PozitifKitabı okudu
Reklam
Çöl...
Şeyhlerden başka herkes çırılçıplaktı. Hepsinin şiş karnı birer meşin kese gibi sarkıyor, vücutları yağlanıp ağartılmış gibi... Ah bu çöl, kumsuz çöl, taş ve diken çölü, yeşili solmuş bir diken yığını üstüne sarı boynunu uzatan çobansız deve ve bir diken kümesinin üstünden bakır rengi bir dağa doğru, sessiz sedasız giden kadın ve çocuk, kalabalıktan, süsten ve sesten ürkerek kaçan bedeviler, sonra çöl üstüne yavaş yavaş yayılan dağınık ve boş akşam, iri ve sayısız yıldızlı gece, çöl gecesi ve her istasyonda çil çeyrek serpen Enver Paşa! Birisi: - Gümüş parçalarını ne yapacaklar, etlerine mi sokacaklar? diyordu.
Sayfa 61 - PozitifKitabı okudu
Bir Suvare
Ölüm sabahları herkes birbiriyle ürkerek ve ürpererek konuşur. Fakat ertesi güne kadar her şey unutulup gitti. Müse'nin mersiyesini hatırlar mısınız? Paris'te her şey unutulmak için eğer on beş gün yeterse, Şark'ta bu, on beş saat bile değildir. Şark'ta ölmemeye bakmalı... ... Halifenin vekili, Suriye işlerinin ayet ve hadislere uygun görülmekte olduğuna herkesi inandıracaktı. Hepsinin, hatta dün Harput'a sürdüğü Lübnan Dürzi'sinin bile ya Allah'ın, ya Peygamberin, yahut yorumcularından birinin sözünde yeri olmak lazım geliyor. Olmasa da, yalanın tecvidli Arapçası, herkese ayet tesiri verir.
Sayfa 5456 - PozitifKitabı okudu
Bizim İmparatorluk
Zeytindağı'nın üstündeki Alman yurdunda biz, devenin üstüne merdivenle tırmanmaya uğraşan Avusturyalı subay, otomobilden ürken hecin, hecinden ürken Macar atı, Kanal'ı geçmek için Taberiye Gölü'nde tulum idmanı yapan Sivaslı nefer ve bir boğuk Arap sesi: - Felyahya! ... İmparatorlukların sanatı sömürge ve milliyet işlemektir. Osmanlı İmparatorluğu, Trakya'dan Erzurum'a doğru, koca gövdesini yan yatırmış, memelerini sömürge ve milliyetlerin ağzına teslim etmiş, artık sütü kanı ile karışık emilen bir sağmal idi.
Sayfa 44 - PozitifKitabı okudu
Floransa ne kadar bizden değilse, Kudüs de o kadar bizim değildi. Sokaklarda turistler gibi dolaşıyoruz.
Sayfa 41 - PozitifKitabı okudu
Bilin ki korkunç olan, artık onda köpek değil, insan kalbi olmasıdır.
"... Bir ay sonra falan kedilere saldırmayı bırakacaktır." "Neden şimdi bırakmıyor?" "İvan Arnoldoviç, çok basit... Sorduğunuz şeye bak, hipofiz havada asılı durmuyor ki. Köpek beynine aşılandı, uyum sağlaması için biraz zaman vermek gerek. Şarikov şimdi köpeklik kalıntılarını gösteriyor, şunu bilin ki kedi konusu, yaptıklarının içinde en iyisi. Bilin ki korkunç olan, artık onda köpek değil, insan kalbi olmasıdır. Hem de doğada bulunan en berbatından!"
Sayfa 114 - Can, Preobrajenski, Bormental, Şarikov.Kitabı okudu
34 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.