Beden, hayatta kalabilmek için güvende olmak isterken, ruhumuz daha fazla deneyim yaşamak için özgür kalmak ister. Tüm hayatımız; güvende hissetmekle, özgürleşme arasında kendimize bir yer aramakla geçer.
Dilinizi konuşmak sizin seçiminiz değildi, dininiz ya da ahlaki değerlerinizi siz seçmediniz.Onlar, siz doğmadan önce de vardı. Neye inanıp inanmayacağımızı seçebilmek için bir olanağımız olmadı. Bu anlaşmaların en küçüğünü bile biz seçmedik. Kendi ismimizi bile seçen biz değiliz
Aslında bizim pratik, gerçek yaşamımız, tutkular tarafından yönlendirilmediği sürece can sıkıcı ve yavandır; onu tutkular yönlendirdiğinde ise, çok geçmeden acı vermeye başlar.
Bazen insanların sizinle birlikte yürümek, koşmak, gülmek istediğini sanarsınız.Ancak çoğu zaman istedikleri incindiklerinde kullanabilecekleri bir bastondur
Fikir tartışırken veya kitap okurken en çok haz aldığım şeylerden birisi de bir konu özelinde yazılmış satırların hiç alakası olmayan konuları da ne derece aydınlatabildiğini görmek.Şu koskoca dünyada gittiğimiz bir yerde bir tanıdığımızı görünce deriz ya dünya küçük diye, bazen benim de fikir dünyası ne kadar küçük diyesim geliyor bu uçsuz bucaksız dünyada.Peki bana bu düşünceleri çağrıştıran neydi dersek;
Görünmeyeni Satmak bu pazarlama kitabında şu yazıyor: "Dışarıya adını duyurarak, insanları kusurlu bir hizmete çağırmak, bir hizmet işletmesini öldürmenin en etkili yoludur." Aynı şey insan ilişkilerinde de geçerli.Kimileri göz önünde yaşarken ve insanlarla daha fazla iletişimde bulunurken daha değerli birisi haline gelirken kimisi de kendini ortaya attıkça değerini yitiriyor.Şunu da eklemek isterim değerin artması ya da azalması durumu o kişinin asıl değerini yansıtmaz her zaman.Sonuçta "her değerlendirme, değerlendirilenin değeriyle değerlendirenin bilgi ufkunun bir ürünüdür."
Çocukken haftalar bana asırdı;
Derken saat oldu, derken saniye...
İlk düşünce, beni yokluk ısırdı:
Sonum yokluk olsa bu varlık niye?
Yokluk, sen de yoksun, bir var bir yoksun!
İnsanoğlu kendi varlığından yoksun...
Gelsin beni yokluk akrebi soksun!
Bir zehir ki, hayat özü fâniye...