Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

AKD

AKD
@akdd
kendime notlar tw: akemaldemirlek
Orta Doğu Teknik Üniversitesi
34 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
AKD tekrar paylaştı.
Bir insanın de­ğerinin, ilgi duyduğu şeylerin değeriyle ölçüldüğünü aklın­dan çıkarma.
Sayfa 96 - Yapı Kredi Yayınları
Reklam
Nobody ever went broke underestimating the taste of the American public. HL Mencken
Bu, daha çok, uygarlığımız yaşayacaksa, büyük adamlara aşırı saygı gösterme alışkanlığından kurtulmamız gerektiğine inanışımdan ileri gelmektedir. Büyük adamlar büyük yanlışlıklar yapabilirler; ve bu kitabın ortaya koymaya çalıştığı üzere, geçmişin en büyük önderlerinden bazıları, akla ve özgürlüğe karşı öteden beri süregelen saldırıyı desteklemişlerdir.
Liberte

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Medeniyetimizin ayakta kalmasını istiyorsak büyük adamların önünde eğilmeyi, diz çökmeyi bırakmalıyız. -Karl Popper.
"İnsanların asıl yüzünü görmek hem kolay, hem de bir işe yaramıyor." demişti Elias Canetti, başkalarında gereksiz yere kabahat bulmamıza ilişkin.
Reklam
AKD tekrar paylaştı.
Politik iktisadın ve genel olarak her sosyal bilimin temelinin psikoloji olduğu son derece açıktır. Sosyal bilimin yasalarını psikoloji ilkelerinden yola çıkarak elde edebileceğimiz bir gün gelebilir. -Vilfredo Pareto,1906
Pegasus
Gini katsayısı ayrıca devletin non-finansal yani ayni yardımları olarak kabul edilebilecek -Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Medicare ya da Birleşik Krallık'taki ulusal sağlık hizmeti gibi -sosyal yardımlarını da istatistiksel olarak hesaba katmaz. -Ekonomik Eşitsizlik,Butler, sf. 30
Ancak eşitsizlik yoksullukla aynı şey değildir. Toplumlar eşit ama fakir veya eşitsiz ama zengin olabilir. Örneğin, Abd diğer birçok ülkeden daha az eşittir, ancak çoğundan daha zengindir. Myanmar diğerlerinden daha eşittir, ancak diğerlerinden daha fakirdir. -Ekonomik Eşitsizlik, Butler, sf.22
Ancak kasıtlı olarak düşünmeye zaman ayırırlarsa, o gün gitmemeye veya tipik olandan daha kısa bir rota izlemeye karar verebilirler. İnsanlar düşünmek için yavaşladığında, her şey değişebilir.
Sayfa 57 - epsilon
Günlük yaşamımızın ayrıntılarını otomatizmin zahmetsizce iş gören ellerine ne kadar teslim edebilirsek, daha yüksek akli güçlerimiz kendine uygun işler için o oranda serbest kalır. -William James
Sayfa 51 - epsilon
Reklam
İnsanlar tekrar tekrar bir görevi yerine getirdikçe ve daha otomatik olarak cevap vermeye başladığında beyin bölgelerindeki aktivitenin değiştiğini fark etmeye başladılar. Teknik olarak konuşursak, insanlar bir görevi ilk öğrendiklerinde, beyinleri karar verme ve yürütme işlevlerine (prefrontal ve hipokampal bölgeler) dahil ollan alanlarda belirgin aktivite gösterdi. Tekrarlama ile beyin aktivitesi diğer sinir bölgelerinde (bazal gangliadaki putamen) arttı, sanki beynin yeni alanları tekrarlanan eylemlerle ilişkilendi. Sanki biri ilk kararları vermek için diğeri de devam etmek için olmak üzere nöral sistemler üzerine birden fazla yol varmış gibi görünüyordu.
Sayfa 52 - epsilon
Tüm otomobil kazalarının yarısından fazlası evin sekiz kilometre etrafında gerçekleşir; market, çamaşırhane, veya kendi mahallelerimizdeki sayısız duraktan herhangi birine giderken.
Sayfa 43 - epsilon
Bağlam, alışkanlık anlayışımıza hükmeder. Bağlam sabit kalırsa (aynı yerde yaşamaya devam ederseniz, işe giderken aynı rotayı kullanmaya devam edersiniz, her akşam koltuğunuzda oturmaya devam edersiniz) o zaman geçmiş eylemleri otomatik olarak tekrarlarsınız. Bunlar alışkanlıkların geliştirilmesi ve sürdürülmesi için zengin ortamlardır.
Sayfa 43 - epsilon
Psikologlar bu düşüncei duygu ve niyetlerimize aşırı güvene iç gözlem yanılsaması diyor. Bu bilişsel önyargıyla, eylemlerimizin iç durumlarımızane ölçüde bağlı olduğunu abartıyoruz. İç gözlem yanılsaması ölçülebilir. Bir çalışmada, araştırmacılar bir perakende mağazasından geçen insanlardan dört özdeş naylon çorap çiftinden en kaliteli ürünü tanımlamalarını istedi. Çorapların özdeş olduğu göz önüne alındığında, bu görevi gerçekleştirmek imkansızdı. Öyle ya da böyle, tüketiciler öğeleri birbirleriyle karşılaştırdılar. Sonunda, en sağdaki stoğu ortalama olarak en soldaki stoktan dört kat daha sık tercih ettiler. Seçimleri için birçok farklı neden verdiler ancak kimse çorapların pozisyonundan kendiliğinden bahsetmedi. Doğrudan bu konu sorulduğunda, hemen hemen tüm alışveriş yapanlar eşya pozisyonundan etkilendiklerini reddetti. Araştırmacılara göre, deneklerin bu inkarlarına "mülakatçıya ya soruyu yanlış anladıklarını ya da çılgının biriyle uğraştıklarını hissettiklerini düşündüren endişeli bir bakış" eşlik etti. Araştırmacılar tüketicilerin seçimlerinin " sol tarafta daha önce gördükleri ürünü tercih etmeye yönelik alışveriş alışkanlıklarından etkilendiğini" öne sürdüler. Bu alışkanlığın farkında olmasalar da alışveriş yapanlar hala buna göre hareket ediyorlardı. Bunu yaparken, seçimlerinin net bir açıklamasına sahip değiller. Bilinçlibir benlik için, her öğenin görünümü ve dokusu gibi başka şeylere dayanarak seçim yaptığımızı düşünmek daha mantıklı.
Sayfa 39 - epsilon
Psikolog Daniel Wegner ve meslektaşları, arzularımızı engellemenin ironik etkisini göstermek için bir deney tasarladı. Katılımcılara basit bir görev verildi: beyaz bir ayı düşünmemek. Kim beyaz ayıları düşünmek için zaman harcar ki zaten? Katılımcılar beş dakika boyunca bir laboratuvar odasında tek başına bırakıldı ve bu düşünceyi bastıramadıkları her seferinde bir zil çaldılar. Ortalama olarak, zili yaklaşık beş kez, neredeyse dakikada bir kez çaldılar. Yalnız olduğumuzda ve sıkıldığımızda, zihnimizin dalıp gitmesine hatta yasak konulara dalmasına şaşırmamak gerekir. İlginç olan, aynı katılımcıların buu sefer beş dakika boyunca beyaz bir ayı düşünmeye çalışırken ne olduğuydu. Bastırma görevinden sonra, zili neredeyse sekiz kez çaldılar. Buna karşılık, düşünmeme görevine alınmadan düşünme görevi verilen katılımcılar, zili beş seferden az çaldılar. Sanki bir düşünceyi bastırmaya çalışma eylemi, aynı düşüncenin daha sonra ortaya çıkması için özel bir enerji sağlıyordu.
Sayfa 23 - epsilon
325 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.