Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Var olan düzeni kabullenip, onunla mutlu yaşayan herkes birer 'sosyal böcek'tir."
Ölüme doğru gidiyoruz, tıpkı okun hedefe doğru gitmesi gibi, asla ıskalamayacağımız da kesin...
Reklam
Ben yaşadım mı, hiç bilmiyorum, benim yaşamım çevrilecek bir sayfadan fazlası asla olmadı, yaşım elliye gelirken, elimde mürekkebin kararttığı sayfalar kaldı yalnızca. Yaşamım diye adlandırmaya cüret edemediğim şeyin tek olayı Annem oldu, onun zaferi tamdır…
Sayfa 117Kitabı okudu
104 syf.
10/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
Birazdan okuyacaklarınız, 'inceleme' adı altında birleşmemişlerdir. Kendimi gerçekten bildim bileli vaaz vermekten ve/veya birine bildiğimi doğru ya da gerçek olarak lanse etmekten uzak durmuşumdur. Çünkü, ne kendimi bir şey hakkında bilgi sahibi görecek kadar özgüvenim veya kibrim olmuştur, ne de karşımdakinin kendi başına arayarak bulabileceği
Kaos'un Kutsal Kitabı
Kaos'un Kutsal KitabıAlbert Caraco · Sel Yayınları · 20162,190 okunma
Var olan düzeni kabullenip onunla mutlu yaşayan herkes birer “sosyal böcek”tir.
Son günlerde kadınların haklı olduğu bir düşünce..
Çünkü yetkililerimiz ... hiçbir şey yapmıyorlar, bizi hiçbir şeyden korumuyorlar,
Sayfa 86 - Versus YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Çaresizlik bir gerçektir..."
Sayfa 82 - Sel Yayıncılık, 2.Baskı, Çeviri: Işık ErgüdenKitabı okudu
"Paramparçayız, kendimizden kaçarak, kendimizi arıyoruz."
benim ahlaksız olduğum söylenecek, çünkü ben değerler eksenini sarsıyorum ve işaretlerin sırasını değiştiriyorum.
Hasan Ali Toptaş'ı hiç sevmedim ve hiç de okumadım. Bu bilinçli bir şey değildi fakat beni iten bir şey vardı. Bundan sonra da okumayacağım. Fakat beni rahatsız eden bir şey var. İki gündür bir mantığa oturtamadığım, çözemediğim bir ikiyüzlülük hissi.. Kadın düşmanı Oscar Wilde, Nietzsche, Moliere, Schopenhauer, Albert Caraco okudum ve muhtemelen okumaya da devam edeceğim. Karısını satan, tecavüzcü Henry Miller'ı okudum. Irkçı, kumarbaz, pedofil, Türk düşmanı Dostoyevski'yi okudum. Oğlancı Platon'u okudum. "Kadın vampirdir, oluklu oyma kalemidir, yiyici ve içicidir; cinsel organı, iştahla yuttuğu eril cinsel organla beslenir" diyen ve Sartre ile birlikte cinsel sapkınlıklarla dolu bir hayat yaşayan Simone De Bevouir'ı okudum. Sadizmin isim babası ahlaksız Marquis De Sade'ı okudum. Irkçı, yobaz, anti semitist, tecavüzcü Louis Ferdinand Celine'i okudum. İşin tuhafı bunları okumaktan pişmanlık duymuyorum. Çoğunu da büyük bir zevkle okudum ve okumaya da devam edeceğim. Bu ahlaksız yazarları okurken, ırkçı birer faşist olduklarını bildiğim System Of A Down'ın şarkılarını dinlemeye de devam edeceğim. Ama bütün bunlara rağmen Hasan Ali Toptaş'ın eserlerine, ahlaksız kişiliğinden bağımsız bakamıyorum. Peki neden? Ben işin içinden çıkamadım. Belki de henüz taze bir olay olduğu içindir, bilemiyorum. Ahmet Altan'ın aşağıdaki yazısını benimsemiş bir okur olarak da bu olaydaki çifte standardımdan rahatsızlık duyuyorum. Ama Hasan Ali Toptaş'ı diğerleri gibi normalleştirmek, sadece edebî kişiliği ile değerlendirmek de içime sinmiyor. #70631900
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.