"Böyle oturup beni kimse o biçim sevemez diye aldandım, sana sevmeyi öğreten ben olduğum halde. Ben öğrettim sana doldurmayı, doldurmaya ihtiyaç duyduğum boşlukları. Nasıl da acımasızlık ettim kendime. Sebebini sana atfettim sıcaklığımın, sırf sen hissettin diye. Gücümü, aklımı, güzelliğimi veren sensin sandım. Sırf sen de takdir ettin diye, sanki seni tanımadan önce böyle değilmişim gibi, sanki sen gidince de böyle kalmamışım gibi."