Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ayşe Nihan Çelebi

Sabitlenmiş gönderi
Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişmeyeceğinden korkuyorum.
Sayfa 110Kitabı okudu
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Yaprak Dökümü
Yaprak DökümüReşat Nuri Güntekin
8.1/10 · 28,4bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yalancıdırlar, dürüstlükten uzaktırlar. Hayatları yalan üzerine kuruludur, yalansız yaşayabileceklerini düşünemezler bile. Onların ticareti hırsızlıktır. Siyaseti alışveriştir. Her şeyin alınıp satılması temel politikalarıdır. Düşünce, söz, iş, namus, vatan, kendi tanrıları – hepsi iyi bir bedel karşılığında satılıktır. Hepsi güzel kıyafetler giyerler: Ruhun asaleti, büyük fikirler, kahramanlık, insanların kardeşliği, vatana ve insanlığa sevgi gibi konulardan bahsetmeyi severler."
Sayfa 215Kitabı okudu
Reklam
Ben de düşünce, duygu ve çağrılarımı derinlere nüfuz edecek şekilde benliğinize yediriyorum. Rüzgarlı bir havada sigara veya puro içerken, yakana kadar bazen üç, beş veya on kibrit harcamak zorunda kalıyorsunuz. Her türlü tahribatın rüzgarı altında kaldığınız yetmiyormuş gibi, içinde yaşadığımız dünyanın ateş yakmanın zor olduğu derin ve sulak bir hataklığı hatırlattığı bir ortamda beyninizi ve iradenizi tek seferde ateşleyerek, canlandırmamı nasıl isteyebilirsiniz."
Sayfa 208Kitabı okudu
"Baylar! Körebe oynamaktan ne zaman vazgeçeceksiniz? Vatanseverliği, halk sevgisini, kültürel gelişime sağladığınız katkıyı bağırarak anlatıyorsunuz. Kendiniz halk ve vatan için, kültür adına ne yaptınız, söyler misiniz? Bazıları utanmadan, inatla ve haince bir arsızlıkla bu “değerli vatanı" talan ediyor, "sevgili halkını" soyup soğana çeviriyor. Diğerleri bürolarda, yayınevlerinde aylak aylak vakit öldürüyor, okul ve üniversitelerde memur olarak çalışıyor. Ve bütün bunlar olurken, "sevgili halkı" temsil eden milyonlarca insan maddi manevi çöküşe sürükleniyor, sakat kalıyor, içip kendini kaybediyor, kalpleri kin ve öfke doluyor. Halkın temel değerleri giderek yok oluyor.
Kısa sürede ve kolay yoldan zenginleşme hırsı ve yaygın hale gelen para için her şeyi yapma dürtüsü Metternich döneminin dini olmuştu. Toplumda manevi oksijen eksikliği vardı, aydın kesimlerin bile önemli bir bölümü "Metternichçilik" adlı karbonmonoksit gazı ile zehirlenmişti. Manevi değerler konusunda genellikle hassas olan genç nesil de bu ortamda manevi olarak çökmüş gibiydi, ilkesiz ve idealsiz yetişiyordu. Topluma rehberlik edebilecek büyük idealler; temiz ışık kaynakları; kutsal değerler; kahraman önderler bunların hiçbiri yoktu.
Sayfa 175Kitabı okudu
Halkın büyük bölümünün eğitimsiz olması devlet eliyle yapılan bir kötülüktür. Bu durum kendi kendini talan etme, yıkıma uğratma ve aşağılamadır. İlkel halkların fakirlik ve yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmalarının nedeni sahip oldukları toprakların zenginliklerinden faydalanmamalarıdır."
Sayfa 172Kitabı okudu
Snelman sabrın inanç mertebesine yükseltilmesinden öfke duyuyor ve buna çok içerliyordu. Kızgınlığının hedefi hem üst tabakalar hem de halkın kendisiydi. Üst sınıflara, kendileri için talep ederek aldıkları çeşitli özgürlükleri, refahı ve rahat hayatı halktan sakındıkları, halka en ağır, onur kırıcı ve zorlu ihtiyaçlar karşısında bile sabretmesi gerektiğini söyledikleri için kızıyordu. Halk kitlelerine ise sabrından dolayı kızgınlık duyuyordu. Halkın zeka açısından uyuşuk bir durumda olmasına, içinde bulunduğu sefalete, ayyaşlık ve fakirliğe, hukuksuzluğa, kaba cehalete ve gerek maddi gerekse de manevi açıdan kötü bir hayat sürmesine aldırmadan, bunu olağan bir durummuş gibi kabullenmesine içerliyordu.
Sayfa 170Kitabı okudu
Reklam
Herkes halkın sabrını takdir ederek, hayranlığını dile getiriyor ve hatta duygulanıyordu. Halkın dayanma gücünü dini bir vecibeye dönüştüren bu kişiler İsa'nın öğretisini de sabır dini olarak görmeye başladılar.
Sayfa 169Kitabı okudu
"İnsanlar hâlâ büyük bir çocuğa benzemektedir. Aptal ve küçük çocukların yaptığı gibi, aralarındaki anlaşmazlıkları kavga ederek ve savaşarak çözmek istiyorlar. Tanrı ve hayatın kutsallığı hakkında yaptıkları tartışmalarda akılsız çocuklar gibi kaprisli ve inatçı davranıyorlar. Tanrı'yı sopalarla, taşlarla, idamlar ve ateşle korumak niyetindedirler. Aptal çocukların yaptığı gibi, bilgeliği kendiler için oyun ve eğlence olarak görüyorlar.
Sayfa 153Kitabı okudu
Ülkelerin güçlü veya zayıf, halkların gelişmiş veya geri kalmış olmasının altında yatan tek neden yöneticinin adil veya yetersiz olması değildir. Yönetici nasıl biri olursa olsun - iyi veya kötü, kahraman veya zalim – her zaman kendi halkının canından bir candır, onun bir parçası, ruhunun yansımasıdır. Halk nasılsa, onu yönetenler de öyledir. Bu yüzden de her halkın hak ettiği iktidarlara ve yöneticilere sahip olduğu eskiden beri söylenegelmektedir.
Ayşe Nihan Çelebi
2024 okuma hedefini güncelledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
3/35 kitap - %9 tamamlandı
3 kitap okudu
35 kitap
741 sayfa
0 inceleme
9 alıntı
8 günde 1 kitap okumalı.
%16 (26/160)
Karatay Diyeti
Karatay DiyetiCanan Karatay
8.4/10 · 1.237 okunma
499 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.