Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.13
Cemile Aytmatov’a ilk büyük şöhretini kazandıran, bir çoklarınca en güzel aşk hikayesi olarak değerlendirilmiştir.
Kitap; aşk, masumiyet, töre ve çevre şartlarının insan unsurlarıyla ilişkileri açısında da olağan üstü bir hikayedir.
Kitabın arka kapağını okuduğumda iddialı bir aşk hikayesinin beni beklediğini tahmin ediyordum. Aile ilişkileri,
İlk kitap olan Ölüme Terk Edilmiş hakkında, kurguyu sevdiğimi fakat gereksiz uzatmalar olduğu düşüncesine kapıldığımı yazmıştım ve eklemiştim 'son sayfalarda verilen bilgilere istinaden, tanıdığımız karakterler üzerinden ilerleyecekse gereksiz uzatılmamış olur' diye. Sonuç itibariyle gereksiz değilmiş. Karakterlerin hayatlarındaki çapraşık ilişkiler ve verilen tepkiler ikinci kitabın seyrini belirlemiş. Geçmişten, çocukluktan kalma tek bir cümleyle bütün bilinmezlik şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortadan kalkıyor. Bu sefer atılan yemi yemediğimi de not olarak ekleyeyim.
☆
Rotamız yine Montana, Grizzly Falls'un ıssız ormanları. Sadece ormanı değil, civardaki madenleri, yeraltı tünellerini ve donmuş gölleri keşfediyoruz bu sefer. Başrolümüz ise Dedektif Regan Pescoli. Tek farkla. O artık avcı değil, av... Katilimiz ilk kurbanlarına yaptıklarını Pescoli'ye yapamayacağını bilmesine rağmen, belki kibrinden, belki Regan'ın zekasını ve cesaretini hafife almasından, bedelini ağır ödüyor. Bıraktığı işaretler sayesinde artık Yıldızlı Katil olarak adlandırılan şahsın peşinde sadece Pescoli'nin ortağı Dedektif Selena Alvarez yok. Nate Santana'da, ilk kitaptan tanıdığımız bir karakterle birlikte kendi avının peşinde.
☆
Bilinmezliklerin çoğu çözüldü, şimdi yeni bir hikaye başlayacak gibi. Sanırım bir arayış içinde olacağız. Alvarez'in hayatına da şöyle bir bakıp çıksak hiç fena olmaz aslında, orada da aklımı kurcalayan bir şeyler var...
☆
Keyifli okumalarınız daim olsun... Kitapla kalın...
Siz eşinizi tam anlamıyla tanıdığınıza inanıyor musunuz?
Veronica, buna gönülden inanıyordu...
Çok sevdiği eşi Micah ile kocaman bir aile olmak isteselerde işler istedikleri gibi gitmez. Veronica, yoğun tüp bebek tedavileri sonucu dünyaya gelen üç yaşındaki kızı Bella'ya bir kardeş ister. Tekrar yoğun bir tedavi sürecine giren Veronica,
Harry Potter ve Sırlar Odası'na Dair...
Fantastik kitaplara karşı farklı bakış açıları var. Okurların bir kısmı bu kitaplara karşı ön yargılı ya da zevkine hitap etmediği için beğenmiyor.
Harry Potter fantastik kitap kategorisinde akla gelebilecek ilk eserlerden bir tanesi. Belki de en ilki. Esere "büyücü çocuğun maceraları" şeklinde bakmak yalın, yanlış ve haksızlık edici bir bakış açısı olacaktır. Olay örgüsü, kahramanlar ve mekan üst düzeyde betimlenerek okura sunuluyor. Okur ile Harry Potter kahramanları arasında güçlü bir bağ kuruluyor. Halen içinizde bu kahramanların hayranları vardır. Merak ve bilinmezlik unsuru son sayfaya kadar ve hatta daha ileri gidilecek olursa son kitaba kadar kendisini koruyor. İyi sandığınız bir kahraman kötü kötü sandığınız bir kahraman iyi çıkabiliyor. Duygu boyutu da üst düzeyde bir eser. Başkahramanın annesi ve babası kendisini korumak isterlerken öldürülür ve o yıllar boyunca onların eksikliğini hisseder. Ancak arkadaşlık duygusunun, fedakarlığın yüksek olduğu da görülür. Hayal gücünün sınırlarını zorlamaya fırsat tanır.
Her şeyi geçtim çok iyi bir yol arkadaşıdır. Bitmesin istersiniz kitap. Ben seriyi yıla yayarak okudum. Yedi kitabın bitmesi bir yılımı aldı ve yedinci kitapla vedalaşmak öyle zor oldu ki. Ne zaman moralim bozuk olsa bir parça Harry Potter okudum. Akıcıydı, zihin yormuyordu, imkansız kavramını insanın kafasından silip atıyordu. Bir nevi terapi gibiydi. Bitmesin isterdim. Hogwarts Büyücülük Okulu yedi yılla sınırlı değil yıllar boyu devam edecek olsun isterdim.
Harry Potter ve Sırlar OdasıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 201939,8bin okunma
Bu kitapta; savaş pilotu olan Jolene, avukat eşi Micheal, Tami ve kızları Betsy ve Lulu’nun hayatlarına konuk oluyoruz. Çoğunlukla hüzünlü bir seyahat geçireceğiniz bu kitapta mendillerinizi yanınızdan ayırmayın…
Kitabın konusuna gelecek olursak; Aslında Jolene, orduya katılmayı 18 yaşında ailesiz kaldığında tercih etmiş ve çok zorlu bir çocukluk dönemi geçirmiştir. Her zaman söylerim ne yazık ki çocukluk döneminde gerçekleşen olayların hayatlarında çok büyük etkiye sahip olduğunu… Burada Tami ile tanışmış ve adeta kardeş olmuşlardır.
Micheal babasını kaybettikten sonra kendini toparlayamamış ve kendini daha da işine vermiştir. Bir akşam eşiyle bir olay üzerine tartışırlarken onu sevmediğini söyler ve Jolene ‘i bir bilinmezliğe çeker… Aradan birkaç gün geçtikten sonra 11 Eylül sonrası Amerika’nın Irak topraklarına girmesi nedeniyle Amerikan ordusunda pilot olan Jolene savaşa çağrılır ve o bilinmezlik daha da derinleşir…Jolene ve Tami savaşa gitmek için hazırlıklara başlarlar… Peki Micheal ne yapacaktır? Jolene ve Tami savaşı atlatabilecek midir? Savaş sonrasında neler olacaktır? Bütün sorular kitapta gizli…
Beni çokça ağlatan bu kitapta Jolene’nin yaşadıklarını derinden hissettim. Savaşa giderken kızlarının onu bırakmayışı, kalbini orda bırakması, savaşta yaşananlar ve daha nicesi…
Kitaptan en iyi öğrendiğim şey; hayatta hiçbir şeyi ertelemeyin… Birini özlediyseniz gidin görün, ona sevdiğinizi hissettirin ve hiçbir şeyi ertelemeyin. Hayat ertelemek için çok kısa...
"İnsanları korku öldürür güven yaşatır." Henri David Thoreau demiş de Osman hep korkmuş hayattan yaşamak güzel mi diye sormuş ya da var ettiği, değer dediği şeylerin üzerine kurulu bir yaşam elindekiler kayıp gittiğinde anlamını mı yitirmiş. Aslında çözümlenmemiş meselelerin üstüne yenilerini ekleyip durmuş. Bağlanmaktan kaçınmış
Serinin ilk kitabı olan 'Ölüme Terkedilmiş' ummadığım bir şekilde bitti. O kadar emindim ki kimin peşinde olduğumuzdan. Emin oluşum yerini şaşkınlığa ya da ters köşeye bırakmış değil, evet kitap bitti ama henüz bilinmezlik devam ediyor...
☆
Kısaca konuya değinmek istiyorum. Montana, Grizzly Falls'un ıssız ormanlarında, karda yürüyüp izini belli etmeyen bir katilimiz, Selena Alvarez ve Regan Pescoli olmak üzere iki dedektifimiz, FBI ajanlarımız, karın içinde bir ağaca çırılçıplak bağlanmış halde ölüme terk edilmiş kurbanlarımız var. Amaç öldürmekten fazlası, çünkü önce onları felakete sürükleyen, sonrasında kurtarıp kurbanlarının güvenini kazanma dürtüsüyle hareket eden bir katilden bahsediyoruz. Ilk kitapta Jillian Rivers karakteriyle katili ve diğer karakterleri analiz ediyoruz. Ikinci kitapta kimin hikayesini okuyacağımız belirtilmiş. Bu sefer belirsizlikler kaybolur mu emin değilim...
☆
Kurguyu sevdim, ana konudan sapmayan ayrıntılar da güzeldi fakat gereksiz uzatıldığı düşüncesine kapıldım. Kitap sonunda verdiği bilgiye istinaden, serinin diğer kitapları burada tanıdığımız karakterler üzerinden ilerleyecekse o zaman gereksiz uzatılmamış olur. Devamını okuyup göreceğiz...
Cevaba Soruyla Karşılık Vermek
İnsan eylem hâlinden koptuğu her an düşünmekle mahkum edilmiş tuhaf bir varlık. Zihin aleminden geçen düşüncelerin çeşitliliği, analitik düzlemde hem eksilerde hem de artılarda gezinen geniş bir eğri veyahut bir kalp grafisine benzeyebilen, karmaşa içerisinde titreşip duran ruhunu bedeniyle bir türlü senkronize edememesine de sebep olan bu hâli
Kafasının içinde mahiyet bulan paradoksal döngülerin içinde, kabuğuna çekilmiş bir kaplumbağa gibi yaşar Raskolnikov. Herkesle her tür ilişkisini kesmiştir. Sanki zihni şarap tanrısı Baküs'ün etkisi altında kalmışçasına bulanık, karman çormandır. Düşüncelerinin ayakları yere sağlam basmaz, her yeni düşüncesinde sendeleyerek devam eder yoluna.
