Abdestsiz emzirilen çocuk...
İki kardeşten biri olan Ahmed-i Bîcan, bir gün bir camide vaaz etmekte iken ağabeyi Muhammed Yazıcıoğlu camiden içeriye girer ve küçük kardeşinin sohbetini dinlemeye başlar. Kardeşi ağabeyinin camiye geldiğinin farkındadır. Fakat bir de bakar ki, ağabeyi biraz sonra camiyi gülerek terk eder.
Kürsüde nasihat etmekte olan Ahmed-i Bîcan hazretleri,
Manasız çatık kaş bile kul hakkıdır, biraz tebessüm yahu😊🍀
Iptida
Ilk kayıt yapan öğrenciler çok güzeller ya... :) Bir acemilik, bir heves, biraz fazlaca sabırsızlık... Bir dolu sorular... Geriden tebessümle izliyorsunuz onlari; bir önceki sene benzer şeyleri yaşamış olmakla birlikte o saf hallerinize de tebessüm bırakıyorsunuz. :)
Neyin var? Anlatmak ister misin ? Ben seni dinlerim ? Herkes dinler ama ben seni anlarım ? Anlat rahatlarsın ? Anlat için boşalır ? Acıların azalır biraz anlatırsan ?
Eee başka bir şey var mı ?
Ben bunları bilmiyor muyum ? Anlatınca bitecek mi herşey ? Geçecek mi beni gecelere mahkûm eden dertlerim ? Umrunuz olacak mı söylediklerim ?
İki dakika, onuda geçtim bir dakika olsa da kendinizi benim yerime katacak mısınız? Cevap vereyim hayır. Bir kaç saniyeliğine üzülecek gibi yapacaksınız. Sonra yine bırakıp gideceksiniz. Güleceksiniz belki de sabahlara kadar. Eğleneceksiniz yeniden. Ya ben ? Ben de gülecek miyim sizin gibi ? Gözyaşlarım akmayacak mı bir daha ? Hadi söyleyin, utanmanıza gerek yok. Ben anlatınca ne olacak ki ? Biraz daha çoğalacak acılarım, biraz daha büyüyecek içimde ki acılar .
Ve siz bunları duymayacaksınız. Ben anlatınca, bir kaç aptal teselli cümlesi kuracaksınız. Üzülme geçer, biter hepsi. Kalıcı değil ki hiç bir acı.
Eee başka diyecek bir şey olacak mı ?
Anlıyorum derken bile yüzünüz de bir tebessüm olacak...
Siz çare olmak değil, yalnızca içinizde ki merak duygusunu gidermek istiyorsunuz o kadar ...
@mehmetbk17
