Kitabı okumaya başladığınız andan itibaren olay örgüsü sizi içine çekiyor. Olayların tarihin boyutlarına da tanık oluyorsunuz. Doğu kültürünü ve batı kültürünü sentezleyerek bizlere aktarıyor yazarımız. Şu an günümüze kadar uzanan Orta Doğu sorunlarına da değiniyor ve barışın ne kadar önemli olduğunu tekrar fark ettiriyor.
Kitabın baş kahramanı annesi Ermeni olan, adı İsyan olan bir Osmanlı prensi. İsyan’ın babasının isteği oğlunun bir devrimci olmasıydı. İsyan ise tıp okumak isteyen bir gençti. İsyan’ın hayatının şekillenmesi tam da bu zamanlar başlıyor tıp okumak için gittiği Paris şehrinde.
İsyan’ın hikayesini okurken kimi zaman onunla gururlandım çoğu zaman ona çok üzüldüm. Etrafındaki insanlara çok kızdım. Genel olarak beni içine alan hüzünle bitirdiğim kitap oldu. Benim için tek eksi yanı kitaptaki karakterlerin daha derin bir incelemesinin yapılmasını isterdim. Olaylar karşısında onların hissettiklerinin de ele alınmasını isterdim.
Geçmişten geleceğe doğru bir yolculuğa çıkıp savaş dönemlerinde insanların çaresizliğine ve direnişlerine şahit olmak istiyorsanız okumanızı tavsiye ederim. Sürekliyici ve hüzünlü ancak içinizi ısıtacak bir roman.
Doğu'nun LimanlarıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202132,7bin okunma