Bir kadın olarak buna benzer bir şeyi ben de yaşadım. Yıl 2008 sonlarıydı. Sadece param yoktu.Reddedilme ,aşağılanma, psikolojik şiddet vs. Yıl 2022 param var ve sürekli benimle iletişime girmek istiyor. Görmezlikten geliyorum.Bana o günleri hatırlattı.
Bir yere ait olmak istiyor muydum? Bunca kalabalığın olduğu, herkesin konuştuğu ama kimsenin kimseyi dinlemediği bu yere ait olmak istiyor muydum? Yalana batmış ve ordan hiç çıkmak istemeyen bu insanlar, neye inanıyorlar? Onların bir dini var mı? Hayatta inandıkları bir şey var mı? Bir çocuğun gözyaşına aldırmayan bu insanlar arasında nefes alabilir miydim? Her acıdan sülük gibi beslenen bu insanlara ne kadar yabancı olduğumu hergün bir kez daha anlamak zorunda kalıyordum. Gök, bu insanlar yüzünden gri. Yağmur, onlar yüzünden bu kadar acımasız. Kar... Kar, evet o da tüm şiddetini esirgemiyor bu insanlardan.
Her söylenen yalan, bizi, biraz daha kontrolden çıkmış kamyona döndürüyor.
Yalanlar yüzünden kelimeler anlamını kaybediyor. Her kaybedilen anlamda insanlık biraz daha çığırından çıkıyor.
Her dönemde büyük yazarlar, şairler, düşünürler çıkmış. Hepsinin dilinde ise tek bir ortak söz vardı. Yaşadıklara çağa lanetler savurmak, dilleri döndükçe. Onları okudukça zamanın hiçbir zaman değişmediğini bununla beraber insanın da değişmediğini anladım. Her devir acı, her devir gözyaşından başka bir şey getirmedi.
Zalim kadın Nastenka
güldürmedin yüzünü garibin
ne dil döktü oysa
dört gün boyunca sana
görünce kırığını köprü başında
kanatlandın alık kuşun kanadıyla
uçup gittin, koydun garibi bir başına
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202074,5bin okunma
1,5 milyon okur, 21 milyon alıntı ve 900 bin kitap incelemesi ile Türkçe’nin en büyük arşivi 1000Kitap 9 yaşında.
Hepimize kutlu olsun. ❤️
Görsel: instagram.com/p/COXJL_spfPx
Artık iletiler ve alıntılar birçok kişi tarafından görülmüyor, diğer yandan yeni ileti ve alıntı ana sayfama düşmüyor, sürekli aynı kişileri görüyorum en yenilerde bile.