Ey Peygamber! Eşlerine de ki: “Dünya hayatını ve süsünü -/refahını- istiyorsanız, gelin sizi yararlandırayım -/nafakanızı vereyim- ve sizi güzellikle bırakayım(*) -/boşanalım-. Allah’ı, Elçisini ve ahiret yurdunu istiyorsanız, -bilin ki- şüphesiz ki Allah içinizden güzel davrananlar için büyük bir ödül hazırlamıştır." Ey Peygamber’in kadınları -/hanımları-! Sizden kim açık bir çirkinlik -/zina- yaparsa, ona iki kat azap uygulanır(**). Bu, Allah’a çok kolaydır. Sizden kim de Allah’a ve Elçisine gönülden itaat eder ve iyi bir iş yaparsa ona da ödülünü iki kat veririz. Ona -/cennette- bol rızık hazırlamış -olacağız-. Ey Peygamber’in kadınları -/hanımları-! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz.(***) -Allah’a karşı- takvâlı -/sorumluluk bilinci içinde- iseniz, -yabancı erkeklere karşı- çekici bir üslupla konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Uygun şekilde konuşun!(****) Evlerinizde -de- vakarlı olun(*****) Cahiliye adeti-nde olduğu- gibi açılıp saçılmayın -/ziynetlerinizi nâmahreme sergilemeyin-! Namazı kılın, zekâtı verin; Allah’a ve Elçisine gönülden itaat edin! Ey -Peygamber’in- evinin halkı! Allah sizden, günahı gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor. Evlerinizde tilavet edilmekte -/okunup aktarılmakta- olan Allah’ın ayetlerini ve hikmeti -/doğru hükümleri- hatırlayın! Şüphesiz ki Allah en ince işleri görüp bilendir, -her şeyden- haberdardır.