"Belli ki ben yolculuğumdan biraz fazla düz bir yoldan geri dönmüşüm. Gandalf bana etrafı biraz gösterebilirdi. Ama o zaman ben geri dönmeden açık arttırma bitmiş ve başıma daha da fazla sorun açılmış olurdu. Her neyse, artık çok geç zaten; sonra burada oturup olan biteni dinlemenin daha rahat olduğunu düşünüyorum. Ocak başı burada çok rahat,
"İnsanlık eski tanrılarını yitirmiş, artık yenilerine ihtiyaç duymayacak kadar da büyümüştü."
Reklam
"- Gücü doğru şekilde uygularsan bütün siyasal sorunları çözebilirsin. + Çok karamsar bir bakış açısı, kulağa şey gibi geliyor... ‘Güçlü olan kazanır.’ - İşin püf noktası doğru şekilde uygulamakta. Gerçek güce ya da uygulamak için gerekli birikime hiç sahip olmadınız ki."
"İnsanların inançlarını yok etmekten keyif almıyoruz, fakat Dünya’daki dinlerin hepsi de doğru olamaz."
“Asla canınıza kıymayın. Çünkü yaşarsanız şansınız açılabilir. Oysa bütün ölüler birbirine benzer.”
Bu boş dünyanın -şehrin canlı kalbini saran boş kabuğun- yalnızlığı Alvin'in keyfini kaçırmıyordu. Yalnızlığa alışıktı, arkadaşı saydıklarının yanındayken bile. Tüm enerjisini ve ilgisini tüketen bu coşkulu araştırma doğuştan taşıdığı esrarı ve onu tüm arkadaşlarından kesip ayıran anomalisini o an için unutturuyordu.
Reklam
Kendisini yıllarca meşgul edebilecek bir işe kalkışmıştı, ama amacına yaklaştığını hissettiği sürece mutluydu.
Ankara Ulucanlar Merkez Kapalı cezaevinde DHKP-C örgütüne üye olmak suçundan tutuklu bulunan Fatma Özyurt 22 Ekim 1996 günü kaldığı koğuşta, aynı davadan yargılandığı bayan arkadaşları tarafından sabaha karşı boğularak öldürüldü. Cinayeti koğuşta bulunan DHKP-C davasından sanık kadınlar üstlendi DHKP-C Davasında üç yıl hapis cezasına çarptırılan Özyurt Ankara'da da aynı örgütün bir başka davasıyla ilgili olarak yargılanıyordu. İtirafçılıkla suçlanarak öldürülen Özyurt'un Afyon cezaevinde bulunan kardeşi yine kendisi gibi DHKP-C mensubu olan Songül Özyurt da sabaha karşı yine örgüt mensubu arkadaşları tarafından öldürülmek istenmiş ancak cezaevi Müdürlüğünün aldığı önlem sayesinde kurtarılmıştı.
Sayfa 1541 - ALTERNATİF YAYINLARIKitabı okuyor
Asal sayılarda İnsan'ı her zaman büyülemiş olan ve hâlâ ilgisini çeken bir gizem vardı.
9 Haziran 1995 günü Okmeydanında bakkal dükkanı işleten Hasan Levent Hacı isimli DHKP-C sempatizanı örgütü tarafından ihbarcı suçlamasıyla işyerinde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Olayı DHKP-C üstlendi. Çeşitli basın kuruluşlarını arayan örgüt militanları bu eylemin "İbrahim Yalçın Silahlı Propa- ganda Birliğinin gerçekleştirdiğini söyleyerek "Hainler masum değildir" demişlerdi. DHKP-C örgüt içerisindeki birçok militanlarını yine yukarıda belirttiğimiz ve anlattığımız şekilde örgüte ihanet ve polisle işbirliği suçundan infaz etmeye devam edecektir. Örgüt militanlarına gözdağı vermekten ve örgüt iç yapısını ve kanlı yüzünü gördükten sonra ayrılmak isteyen birçok militanlarını katletmekten çekinmemiştir. Örgütün infaz timleri Haziran 1995'de Cemil Aslan'ı, 16 Haziran 1995'de Mehmet Yıldız'ı polisle işbirliği suçlarından öldürmüştür. 28 Haziran 1995'de ise Ankara Merkez Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan Hilal Füsün Ünlüyü yine aynı gerekçelerle örgütün kadın militanları telle boğarak öldürmüştür.
Sayfa 1539 - ALTERNATİF YAYINLARIKitabı okuyor
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.