Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
cadılar ortaçağ Avrupası'nda herhan­gi bir birlik kurmadıklarından, onlara yapılan zulmün başlaması için sıradışı seviyelerde bir bönlük gerekmiştir. Pagan muhalifler cadılar meclisi toplamamış, gizlice buluşup, Şeytan'la nişanlanıp, kendilerini grup seks ve yamyamlığın hazzına bırakmamış ve komşularına, ekin­lere ve büyükbaş hayvanlara büyü yapmamıştır. Görünüşe göre, bu tür düşünceler, folklörün, canlı düşlerin ve büsbütün geyik muhabbetle­rinin birer ürünüdür ve en dehşet verici işkencelerle elde edilmiş iti­raflarla doğrulanmıştır.
"Duyduğumuz her şey bir görüştür, bir gerçek değildir. Gördüğümüz her şey bir bakış açısıdır, hakikat değildir."
Reklam
13 Bugün her türlü terslikten kaçındım, çünkü benim dışımda değil, içimde, onlarla ilgili olarak verdiğim yargılardaydılar.
Imgelemi sil; içgüdülerini frenle; arzunu söndür; yönetici ilkeni özgür kıl.
Elektrik gibi fiziğe bağlı olan bir alanda bile insanoğlunun hiçbir zaman görmediği bir şey üzerinde çalışıyoruz. Çünkü gerçekte çalışmalarımızı ışık, ısı, elektromanyetik indüksiyon gibi sonuçlar üzerinde gerçekleştiriyoruz. Aynı şekilde sözlük anlamıyla bakıldığında duygu ve düşüncelerin fiziksel bir yapısı yok ama bunların rahatsızlık ve hastalık formunda fiziksel yansımaları olabiliyor. İşte bu yüzden bu kitabın amaçlarından biri duygu ve düşünceler gibi görünür olmayan şeylerin sıklıkla rahatsızlık veya hastalık formunda fiziksel ve ölçülebilir bir reaksiyon verdiğini göstermek...
Çok iyi bir ifade âh Martinciğim
Her nasılsa sokağın iki yanında dizili evlere çarpmadan yol alan kocaman bir tren gibidir şu an kafası. Düşünceler kafasının içinde koşuşturmakta, itişip kakışmakta, çarpışmakta, düşmekte ve kalkmaktadır.
Sayfa 199 - Jaguar | 3. Baskı Eylül 2021 İstanbulKitabı okudu
Reklam
Kim İçin ? Ne İçin ?
İnsanların hoşnut etmek istedikleri nasıl kişilerdir? Bu insanları hangi amaçlarla ve ne tür eylemlerle hoşnut etmek isterler? Zaman ne çabuk alıp götürecek her şeyi ve ne çoğunu aldı götürdü çoktan.
Sayfa 84 - kaprayayıncılıkKitabı okudu
Nilgün Marmara
Aydınlıkta köhneliği belirginleşen ve kentte ve konutta hiçbir şey neyse ben oyum. öylesine bağsız ve yeğniyim ki bu hafifliğin şiddetinin bedelini bir gün öderim diye düşünüyorum. sanki varoluş beni cezalandırmak ister gibi; yoğunluğundan bana düşen payını benden geri alarak bu yoğunluğa, olur olmadık herkese ve her şeye fazlasıyla katlayarak sunuyor. ülkem yok, cinsim yok, soyum yok, ırkım yok; ve bunlara mal ettirici biricik güç, inancım yok. hiçlik tanrısının kayrasıyla kutsanmış ben yalnızca buna inanabilirim, ben. yere göğe zamana denize kayalara ve kuşlara da dokunan aynı tanrı değil mi? bu kutla tanrının yönetkenliğinde, olmayan ellerimle bir yok-tanrı'yı tutuyor ve ölçüyorum yokluğun ağırlığını. kefe'lerinden birine onun oylumu pekâlâ sığıyor, diğerine duygular, duyumlar ve düşünceler yığılıyor, işte yetkin eşitlik...her gün her gece bu eşitliğin bilgisiyle geçiyor. bir eskiciden satın alınmış bu teraziyi bir gün başka bir eskiciye vereceğim, o gün, tozanlarım her bir yana dağılıp toprağın suyun ölümsüzlüğüne eklemlenecekler ve ben özgürleşeceğim.
Hiçbir yere varmayan düşünceler, kavgalar kovalıyorlar. Varmayacağından değil , bunu hiç amaçlamıyorlar .
800 syf.
10/10 puan verdi
·
35 günde okudu
Şaşkınlık, üzüntü, heyecan, çaresizlik, umut, bekleyiş…
Beni yorum yapamayacak kadar düşünceler içerisine hapseden kitap. Muhteşem bir bilim-kurgu çalışması.
Cixin Liu
Cixin Liu
Bu kitabı okumak için bu kadar beklediğim için üzülüyorum.
Ölümün Sonu
Ölümün SonuCixin Liu · İthaki Yayınları · 2020217 okunma
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.