Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
112 syf.
·
Puan vermedi
Beklediğim kadar etkilenmediğim, ama son bölümünü kitaptan ayrı değerlendirdiğim bir eserdi. Uzun yıllardır büyük merakla okumak istiyordum bu kitabı. Bu sene kitap fuarından edinip bir de yeni baskısının pütürlü kapağıyla karşılaşınca pek sevinmiştim. Ancak içerik, mülkiyetçinin dibi olan bendenizin hem kendimi, hem de toplumu sıkça eleştirdiğim şeylerle birebir aynı çıktı. 2 nokta hariç, bana yeni bir kapı açmadı. Zihnimi aydınlatmadı. Hal böyle olunca hayal kırıklığı yarattı. Okuduğuma pişman değilim, fakat aradığımı bulamadım. Bu sözlerimi kitabın son bölümünden ayrı tutarak söylüyorum. Şefin Papaglagi için "ateşi elinden tutuyor ama kendisi karanlıkta" tanımı ve Tanrı, Tanrı deyip de Tanrı'nın öğretilerine göre en yaşamayan kişi olması durumu için sözleri kitabın en değerli kısmıydı benim için. Böylesine bir dış bakış, kitap boyunca beklediğim yegane şeyi veren bölüm, işte tam burasıydı. Bu değerli bir kitap; ama bana yeni bir bakış katmadı.
Göğü Delen Adam
Göğü Delen AdamErich Scheurmann · Ayrıntı Yayınları · 202013,9bin okunma
“ Elinde tuttuğun her şey senindir!” Bu tür saçma sözlere kulaklarınızı tıklayın ve vicdanınıza sıkı sıkıya sarılın. Her şey Tanrı’nındır.
Reklam
Doğru düşünseydi, elimizle sıkı sıkıya tutamadığımız hiçbir şeyin bizim olmadığını bilmesi gerekirdi. Aslında hiçbir şeyi sıkı sıkıya tutamadığımızı da…
Ama, hele bir sormak gerek, acaba pek düşünmeyen mi aptal, yoksa çok fazla düşünen mi?
Kendimizi, yaşama sevincimizi alıp götürecek, ruhumuzu karartıp içindeki aydınlığı alacak, bedenimizle kafamızı çatışmaya sürükleyecek her şeyden korumalıyız.
Sayfa 94 - Ayrıntı yayıneviKitabı okudu
Reklam
Tanrı'yı gücendirmeden şunu rahatça söyleyebilirim:Bizler, adaların çocukları yıldızlara, ateşe taparken, Papalagi' nin şimdi ki halinden daha kötü değildik. Çünkü, kötü olmamızın ,karanlıkta olamamazın sebebi ışığı tanımıyor olamamızdı. Oysa Papalagi, ışığı tanımasına rağmen, karanlıkta ve kötülük içimde yaşıyor.
Kadın da erkek gibi gövdesini örten kılıflar ve örtüler sarar üstüne. Derisi yara ve ip izleriyle doludur. Memeleri, onları sanki cendereye almış gibi sıkan bir kılıf yüzünden sönükleşmiş ve artık süt veremez hale gelmiştir.
Şimdi ben bu durduğum yerden misyoner kilisesinin ardındaki mango ağacını görüyorsam, bu yalnızca ben onu gördüğüm için ruh değildir. Ama eğer ben onun misyoner kilisesinden büyük olduğunu ayrımsayabiliyorsam işte o ruhtur. Demek ki salt görmek yetmiyor, bilmek de lazım..
112 syf.
9/10 puan verdi
Göğü Delen Adam (Papalagi) İncelemesi
Dünyanın geri kalanıyla ilk defa iletişim kuran bir Avustralya yerlisinin ilk defa gördüğü modern dünyaya anlam vermeye çalışmasını, karşılıklı iki medeniyetin birbirlerine karşı izlenimlerini konu alan incelikli bir kitap. "Göğü Delen Adam" ismi yerliler tarafından uzaktan gemilerle gelen Avrupalılara ithafen üretilmiş bir kelime. Gemilerin adaya gelirken yarattığı görüntüyü yerliler bu şekilde yorumlamışlar. Kesinlikle tekrar okumalıyım.
Göğü Delen Adam
Göğü Delen AdamErich Scheurmann · Ayrıntı Yayınları · 202013,9bin okunma
Reklam
“Bize ışığı getireceğinize inandırmıştınız,” demişti son kez birlikte olduğumuzda, “ oysa sizin niyetiniz bizi de kendi karanlığınıza çekmekti!”
Gövde, kol ve bacaklar ettir. Ancak boyundan yukarısı gerçek insandır.
Çünkü beyaz adamın gerçek tanrısı, kendisinin “ para” adını taktığı yuvarlak metal ve ağır kağıttan başka bir şey değildir.
Herkes kendi zayıflıklarını bildiği için kimse bir diğerine güvenmez.
Eğer insan çok fazla “şey”e gereksinim duyuyorsa, bu büyük bir yoksulluğun göstergesidir. Çünkü bu, o insanın, Büyük Ruh’un “şeyleri” açısından yoksul olduğunun kanıtıdır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.