Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

fatma

Sabitlenmiş gönderi
Siz bilmezsiniz ama kızlar babalarını çok severler. Her haliyle severler.
Reklam
Yapayalnızdım ben, hiç kimsem yok! Konuşacak kimse olmadı mı, içinizde birikimler kabarır kabarır en sonunda taşıverir işte...
Sayfa 156 - yordam edebiyatKitabı okuyor
Evimizde yaşam çoğu zaman ilginç ve eğlenceli geçiyordu ama bazen de bir türlü üzerimden atamayacağım bir sıkıntı basıyordu içimi. Sanki içimi ağır bir şeyle doldurup beni derin ve karanlık bir kuyuya atmışlar da, orada yarı kör, yarı ölü olarak hiçbir şey görmeden, hiçbir şey duymadan, hiçbir şey hissetmeden uzun süre kalmışım gibi geliyordu.
Sayfa 145 - yordam edebiyatKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
ister ödül olsun ister ceza olsun, Tanrı herkese hak ettiğini verir.
Sayfa 86 - yordam edebiyatKitabı okuyor
Bir yabancı gibiydim ve yaşantımın her anında her şey beni uyanık olmaya, çevremde olup biteni kollamaya ve her şeyden kuşku duymaya zorluyordu.
Sayfa 74 - yordam edebiyatKitabı okuyor
Reklam
Her şeyi iyice anlamalısın, yoksa bu dünyada hiçbir yere varamazsın.
Sayfa 73 - yordam edebiyatKitabı okuyor
Öylesine canavarlarla doluydu ki hayat, bunların büyük bölümünü hiç olmamış varsaymak ya da üstüne bir perde çekmek isterdim.
Sayfa 43 - yordam edebiyatKitabı okuyor
fatma tekrar paylaştı.
"insanın sevdikleri tüm eşyalarıyla birlikte ölmeli."
%60 (173/288)
Çocukluğum
ÇocukluğumMaksim Gorki
8.4/10 · 15,7bin okunma
fatma tekrar paylaştı.
İnsan tespiti ve sosyolojisi üzerine yıllardır okuduğum en iyi yazı.
Sevemiyorum insanları. Huylarına gitmeyi, laklaklarını dinlemeyi, aman da pek içten olmalarını, sır vermelerini, ağız aramalarını, hislerini uluorta döküp saçıp etrafa, sonra üstlerine basınca seni kabahatli bulmalarını, bir latife yapsam anlamayıp bön bön yüzüme bakmalarını, arkamdan ağızlarının suyunu akıta akıta dedikodumu yapmalarını, en hakikatli, en dürüst, en ahlaklı, en iyi kalpli hep kendileri olmalarını ama bunu da böyle laf arasında sanki söylemiyormuş gibi yaparken utangaç mahcup çekingen söyleyivermelerini, sanki tek tuhaf benmişim gibi öyle olmadıklarını söylediğimde yüzüme hayretle bakmalarını, samimiyet yalanıyla küçümsemelerini, saf salak sanmalarını, ağzımdan arada bir küfür kaçıyor diye edepsiz bellemelerini, sıkıldığımı söyleyince aman aman pek incinmelerini, inceliklerini, arkasından konuşmuyormuş gibi yapıp en yakınlarını gözlerini kırpmadan çekiştirmelerini, aldatmıyormuş gibi yapıp bacak aralamalarını, bilmiyormuş gibi yapıp laf çarpıtmalarını, kırılmamış gibi yapıp kin gütmelerini, hep ben, hep ben demiyormuş gibi yapıp dünyayı etraflarında döndürmelerini, her boku bildiğini sanıp cahilliklerini, "aslında", "bana soracak olursan", "sahi ben", "geçen gün ne oldu", "O var ya o" diye başlayan bir türlü bitmek bilmeyen cümlelerini, gülerken gözlerini kaçırmalarını, el sıkarken sıkmamalarını, öperken öpmemelerini, sarılırken sarılmamalarını, tüm insanca sandıkları iğrençliklerini, hepsini, her şeylerini unutmak ve bir gül yapıp kumaştan boyaya batıra batıra duvarları güllerle kaplamak istiyorum.
Sayfa 47 - Sel Yayıncılık 2.BaskıKitabı okudu
3.617 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.