Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Başağrısı ile uyandım diyemiyorum. Başağrısı ile aydınlığı karşıladım yine. Olsun aydınlık geldi ya. Bir gün karanlıklar da aydınlığa dönüşecektir elbet. Bedensel çürüme önemli değilde zihinsel yorgunluk zor geliyor artık.
280 syf.
10/10 puan verdi
Düşerken tutunduğunu bırakamazsın, unutamazsın, vazgeçemezsin..
Allah kimseyi düşürmesin diyelim öncelikle. Ama Düşersek de tutunduğumuz yürekler İnşaAllah hep vefâlı, vicdanlı, merhametli olur. Esselâmu aleyküm ve rahmetu’llâhi ve berekâtûhû .. بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم Her ne kadar dini kitap olmasa da düstur üzere böyle başlıyoruz yorumlara hep. Çizgimizi bozmayalım.. ☻ En
Düşerken
DüşerkenTarık Tufan · Doğan Kitap · 20226,2bin okunma
Reklam
Aldatılmanın, kandırılmanın ka­dınsı içe kapanıklığı üzerime geldi. Hiç yapmadığım şekilde çay demleyip köşeye çekilmek, rahmetli Hüseyin Rahmi gi­bi dantel örmek istedi canım. Ne huzurluymuş aldatılmak, aldatmanın kasırgalarından hiçbiri yok, müthiş bir sükunet, temizlik duygusu, adeta şükredecek bir halde olma, munis­lik ve saffet ile odamı doldurdu. (...) Aldatılmada insandan umudu kesmenin eş­siz huzuru vardı. İnsandan kesilen umut, tanrıya yaklaştırı­yordu. İnsandan ve dünyadan bir şeyler ummak, hele bul­mak hatta olur ki sürprizlerle karşılaşmak ise eh artık başka­ya gerek bırakmıyordu. Böyle bırakılıp unutuluverenin, tek­rar bulunma umudu, bulunup değerli sayılma umudu ya da artık kaybolup tükenme umudu... Ah aldatılmak, hiçbir kucak bütünümü böyle sarmadı.
İnce hesaplarla biz bizi yerken Ya sabah geç geldi, ya akşam erken.
merhabaaa!! size canim serimin reklamini yapmaya geldim??? amazonda su an uc kitabi (basilanlar bu kadar) 282 lira??? guncel fiyatlari su an ne kadar bilmiyorum, takip etmedim, ben alali da bayagi oldu ama fiyatlari uygun geldi. her kitap 90 lira. tamam simdi seriyi soyluyorum 🥁🥁🥁
Nevermoor - Morrigan Crow'un Büyük Sınavı
Nevermoor - Morrigan Crow'un Büyük Sınavı
Wundersmith
Wundersmith
Ruhkoparan
Ruhkoparan
(ucuncu kitapta cevirmeni mi neyi degistirdiler bi suru seyi degistirmisler hala cok sinirliyim. kapagi farkli versiyondan almislar. ilk iki kitapta ismi ayni birakip ucte cevirmisler -bence komik duruyor- neyse. o kadar bekledikten sonra bunu cikartmislardi cok sinirlenmistim oyle bir ani)
" Hayvanlar burada da mı insanların sevgisizliğini öğrenmeye başlıyor? ... Refik'e bakıyorum. Başını kitaptan kaldırıyor. Denize gitmenin vakti geldi. Açılmanın. Yorulmanın. Belki de dönmemenin. " 1978-1979
Sayfa 39 - Metis Yayınları
Reklam
200 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Bu Coğrafyada, Bu Hayatta
Kitap yazarın kitabın karakterlerinden biri olan Ethem'e ithaf etmesiyle başlıyor aslında, Ethem'in öyküsüyle değil. Aklıma daha bu ithafı okurken Anna Karenina geldi istemsizce. Tolstoy'un rüyalarına girmiş, kendi acısınının hesabını soran Anna Karenina gibi, Ethem de aklına takılmış Şermin Yaşar'ın. Aslında bu iki cümlelik
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,238 okunma
Çukur
Modern Kore edebiyatından Çukur! Biraz farklı kültürlerin edebiyatını tanımak hevesiyle önce Japon edebiyatına sardım. Haruki Murakami, Osamu Daza falan derken oradan Arap edebiyatına atladım. Necip Mahfuz, Nizâr Kabbani filan... Sıra geldi Kore edebiyatına. Aradığımı buldum mu, tartışılır. Adının hiç de önemli olmadığı bu çekik gözlü
"Kış bitti, bahar geldi. Geceler hâlâ iyi örtünmemiş bir bedeni titretecek kadar soğuk ama artık öldürecek kadar soğuk değil. Ne güzel, değil mi? Bir bahar daha görecek kadar yaşamış olmak..." -John Berger
Bülbül eder âh u figan, Hasret ile yandı bu can, Benim gönülcüğüm ey can, Hakk'tan geldi Hakk'a gider.. Hz. Yunus Emre
Reklam
“Ben şairlerin sözcükleri ses haline getirip uzayın boşluğuna geri gönderdiklerini düşünüyorum. Yani dili çözdüklerini ve sesle daha çok, dil öncesi dediğim şey biraz öyle. O yüzden şairlerin o ele avuca gelmez halleri bana çok daha yakın geliyor. Ben şiirin dil öncesine ait olduğunu düşündüğüm için, çocukluk ve dille de meselem olduğu için şairlere kendimi çok yakın hissettim hep. Romancılardan çok şair arkadaşım vardır. Romancıların aklı bana hep sıkıcı geldi. Romancı aklı istemem diyorum. Çünkü roman çok büyük bir proje. Üç-dört senede bir kitap yoğunlaştığında yazabiliyorsun. Yani insan delirmezse bu dört sene içerisinde, bu büyük bir proje çünkü, gerçekten duruluyor, sakinleşiyor. Bunu ben kendim büyürken, yaşlanırken deneyimledim. Şairler daha deli, şiir daha işe yaramaz. O yüzden şairlerin dünyası, yani şiir beni belki de daha çok cezbetti.” (alıntı)
Kitabın bu satırlarında zulüm altında analık yapan annelerimiz geldi.
Kötülüğün sembolüdür karanlık. Karanlıkta gerçekleşir bütün kötülükler. Bu yüzden, "Ne karanlık bir yüz, der insan kötülük gördüğünde. Çevresine neşe saçan bir masumun kötülüğe karşı koyması mümkün değildir elbet. Anasından zorla koparılmış masum bir kız çocuğu da karşı koya Anasınduluge. Kalbi kararmış, gönlü pas tutmuş, beşer olmayı bile hak edememiş, kötülüğün bizatihi kendisi olmuş insanların elinden geldi bu acımasızlık. Sakınamadı kötülükten, sakınamadı karanlıktan. Elindeki tek silah gülücükleriydi. Küçük bebek kendisine kötülük yapmak isteyen karanlık gö. nüllülerle savaşamadı, onları mağlup edemedi gülücükleriyle. Aydınlık bu kez karanlığa mağlup oldu. Bir annenin hiç beklemediği bir anda evladından koparılması katlanılacak gibi değil. "Kötülüğün hükmü galip geldi. Baykuşların sesleri bülbülün sesini yırttı geçti."
Gitme vakti geldi mi yine 🚌
Bir zaman geldi ki aradıklarını bulmaktan ümidi kestiler, okumaya küstüler, okumaz oldular. Birkaç ay fikirleri uyuşuk kaldı, fakat bu uyuşukluk müddeti bir gün geldi ki o senelerce okumanın tohumlarından filizler çıktığını göstererek geçti, sanki bir kıştan sonra bir bahar..
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.