Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Geceleri bırakılmış ve yalnız  Kara bir huniyle Gölge, duman ve unutulmuştuk yığarsam  Trenlere ve gemilere  Kemirilmiş küller yığarsam  Seni sütüyle emziren ağaçlar için yapardım  Topladığın altın suların kuş yuvaları için  Kemiklerine dolanmış şarap için yapardım  O şarap ki sana gecelerin gizemini söyler
Bence her şeyin bir nedeni vardır. Hiçbir şey boşu boşuna değildir.
Reklam
Nedir yaşam? Bir delilik! Nedir yaşam? Bir yanılsama! Bir gölge! Bir masal! En önemli şeyin bile önemi yok, çünkü bir rüyadır bütün yaşam..."
Silüet nedir? Gölge mi yoksa bir hayal mi? Yoksa görmek istediklerimizden geriye kalan bir parça mı? …🦋
Bence fark edilmemeye o kadar alışkın ki duygularını ne kadar belli ettiğinin farkında değil.
Gölge arketipinin başıbozukluğu, özerklikten alıkoyulmuş olmanın sıkışmış kızgınlığı ve infantil omnipotensin çocuksu pervasızlığı gibi daha önce sözünü ettiğim olgulardan soyutlanamaz.
Reklam
Bir başka yabancılaşma tehditi ise çevre semtlerin genç nüfusuyla ilgili. Bazı gençler kent merkezine doğrudan ya da medya aracılığıyla baktıklarında “bir şeyler var ama herkes için değil” duygusunun yarattığı öfke ve isyanı yaşamaktalar. Bu isyan denetlenmesi zor bir hale geldiğinde de pusuda bekleyen “gölge” benliğe kolayca egemen olup suça yönelebiliyor.
İnsan bu dünyada gölge gibidir.
Sayfa 22 - Muhit KitapKitabı okuyor
Beyaz dilekçe Rahmân ve Rahîm olan adına sığınarak Açtım iki elimi : Kor gibi iki yaprak... Bir edep ölçeğinde umutlu ve utangaç, İşte dünya önümde; benim ruhum sana aç. Bu seğriyen ellerle senden seni isterim, Senden seni isterken canımdan çıkar terim. Sana âşık ruhumdur merceği yakan ışık, Gözlerim cemâlini görmeden de kamaşık. Bir mirasyediyim
"Şimdi bütün bunların gölge olduğuna,beni inandırsana."
Reklam
Sadık bir gölge ısrarıyla peşini kovaladığım bu hayatta, insanları alakadar edecek büyük, fevkalade vakalar, muazzam zaferler, neticesi nesillere yadigâr kalacak tecrübeler yoktur.
Kimse sevmiyor, herkes arzu ediyor. Kimse gözyaşı değil, herkes küfür. Kimse eşik değil, herkes ufukların ötesi. Kimse gölge değil, herkes ışık. Tevazu bitti. İncelik bitti. Hatıra bitti. Gönül bitti. Şarkı bitti. Bir aynalar pazarı ki, yaşıyoruz işte…
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
gölge olan renkler ışığın kendi gölgesidir
Yüregimi bir sis kaplamış bugünlerde. İçinden çıkmadığım sokaklar, önünü alamadığım kör katı yanlızlıklar var. Kırgınım bu dünyaya ,insanlara, bedenlere , ruhlara ,içeri ışık alamayan pencereye, kuruyan çiçeğe , yağan yağmura , yerdeki taşa , gölge vermeyen ağaca ,güneşe ve aya...Kırgınım her şeyi içine alıp beni içine sığdıramayan içime ve kalbime ,meylime , aldığım nefesi içine sığdıramayan ciğerlerime ,bu kadar yol gitmeme izin veren zihnime , gidemediği için sessizliğime ,kimsesizliğime .Beni içine alan hiç bir şey olmadığı için her şeye ..ve en çok kendime ..ben olduğum için bana .ve sen olmadığın için sana ... artık hiç bir şey için bir sebep kalmamış gibi , görmeye gerek yok bakmaya,duymaya.. ruhlarımız sağır, ölü,dilsiz ve yalnız .içimizdeki kalabalık derin bir sese dönüştü ve sonra kendi sesimizde boğulmaya kendi nefesimizde çırpınmaya başladık her çırpınış bizi biraz daha derine çekti ve şimdi tam içerideyiz kapıları yok geldiğimiz kuytunun .dönmek yok . artık dönmek yok .gelmenin bile gittiği bir an bu .. -Veraa 12.05.2024'
•İnsanlar çoğunlukla inanmayı seçer. Çünkü red savaş gerektirir.İnanmak için teslim olmak yeterlidir.
Sayfa 117 - İz Yayıncılık
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.