Kelliğimin Hikayesi bir anlam arayışı hikayesi hiç şüphesiz. İnsanın kendi kabuğundan başlayıp çevresini etkileyen ancak bunun yanında dış kabuğun aldığı o darbelerin de çekirdeği etkilediği bir arayış. Toplum basit bir öğrenme kaynağı aslında insanın doğduğu andan beri. Öğrenmenin nasıl gerçekleşeceği ve nasıl anlamlar yüklenebileceği ise bambaşka bir öğrenmenin sonucu.
Çok samimi ve sıcak bir hikayeydi. Marek’le beraber aile yapıları, duyarsızlıkları ve çocuk gelişimi konularına oldukça eleştirel bir gözle bakıyor okur. Postmodern bir anlatımın özüyle bolca zaman geçişinin olması ise hikayeyi oldukça akıcı bir hale getirmiş. Güzeldi gerçekten.