Gölgelerin dışına doğru eğildiğimizde Autmun’un evin yan tarafından son hız dolanıp doğrudan ahıra doğru koştuğunu gördük. Bir saniye sonra görüş açımızda Harvey belirdi, iki eliyle tuttuğu elektrikli testereyle kadını kovalıyordu.
Ağır, tıknaz vücuduna rağmen Autumn çıplak ayakları ve bacaklarıyla çerçöpe takılıp sendelerken ona gitgide yaklaşıyordu.
Kendimizi yine gölgelere gizledik ve Rowan bana yıkıcı, vahşi bir sırıtışla baktı.
“Hemen döneceğim, Karakuş.”
Bir eliyle ensemi kavrayıp hızlı bir son öpücükle dudaklarını benimkilere bastırdı ve ardından baltasını yerden almak için beni bıraktı.
“Ne yapıyorsun?” diye tısladım.
Rowan baltanın sapını omzuna dayadı ve bana göz kırpmadan önce ofladı. “Benim kızımın canını yaktığı için intikam alıyorum elbette.”