Gönderi

"Önce ellerimi tut. Sonra senden başka kimseler bilmesin burada olduğumu. Ne cevap ver çalan telefonlara, ne de çalınan kapıları aç. Fark etmesin hiç kimse evde olduğumuzu. Koyu bir sessizlikte gizleyelim varlığımızı. Sen bana çocukken gizlendiğim odalardan bahset. Kaçtığım sokak köşelerini, uzun uzun arayışlarını, bulunca içtenlikli sarılışlarını anlat. Benimse gizlenmekten vazgeçmeyişlerimi. Ben sana gidemediğim ülkelerden söz edeyim. Rüyalarımda tam kaçarken bacaklarımın tonlarca ağırlaştığını, adım atamadığımı, yakalandığımı, terlediğimi anlatayım. Sen bütün rüyalarımı hayra yor. Ellerini saçlarımın arasında gezdir. Gözlerimin üzerinde gezdir ellerini. Yaralarımın üzerinde gezdir, ellerin şifa olsun. Çocukken dizlerimde bir türlü geçmeyen, acı veren yaralarımın nasıl iyileştiğini anlat. Ben görünmeyen yaralarımı anlatayım. Benim için kaygılan, acı çek, tedirgin ol, gözlerin dolsun ... Benim için yalan söyle, telaş et, ağla. Ben sana pişmanlıklarımı anlatayım. Sen yargılamadan teselli et..."
·
106 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.