Gönderi

"Bazen tavşanları kafeslerinde izlerken, zavallıcıklar, benim de sizden farkım yok aslında, diye düşünürdüm. Bir keresinde gençten bir dişinin kafesini açtım çıksın diye. Hatta yürüsün diye bir de tokat patlattım. Bir türlü kıpırdamadı ama! Küçük hapishanesine alışmıştı. Bir süre vurmaya devam ettim ama sonra korkmuş bir çocuğun hıçkıra hıçkıra ağlamasına benzer sesler çıkarmaya başladı, ben de durdum. Özgür olsun diye ısrar ederek onun canını ben yakıyordum. Şaşkın tavşancık, diye geçirdim içimden. Bana hiç benzemiyorsun."
Sayfa 23 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
·
36 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.