Gönderi

Berke Kaan bir yorumu yanıtladı.
772 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kitapta hayal ettiğim şeyi bulamadım. Nazım Hikmet'i dehşetli severim. (Dehşetli kelimesini kullanışını çok seviyorum, geri kalan hayatımda kullanacağım ben de.) Önce beğenilerimi söyleyim. Nazım Hikmet'in hapis hayatını her yönüyle göz önüne sermiş bu kitap. Yani hemen her şey var. Ne kadar çalıştığı, hisleri, hastalıkları. (Ne deyeceğimi
Piraye'ye Mektuplar
Piraye'ye MektuplarNazım Hikmet Ran · Yapı Kredi Yayınları · 20174,981 okunma
··
1 artı 1'leme
·
3.194 görüntüleme
Berke Kaan okurunun profil resmi
Öne Çıkan Yorum
Yaptığınız incelemeye farklı bir yorum getirmek isterim. Nazım, Piraye'yle nişanlıyken hapse düşer. Birkaç yıl sonra çıkar ve evlenirler. Fakat tekrar suçlanır ve bu sefer aylar süren tutukluluk dönemi, önce idam cezası sonra da 28 yıl hapis cezası ile sonlanmıştır. Sizin yorumunuzdan anladığım, Nazım bu kadar uzun bir süre içerde kalacağından, aklını yitirmemesi için kendisine bir uğraş lâzımdı ve o da Piraye'ydi diyorsunuz. Sonuçta genç ve yeni evlenmiş bir adam olarak girdi ve çıktığında yaşlı bir adam olacak.. Benim yorumum ise, Nazım ilk girdiği günden beri çıkacağı günü bekliyor. Çünkü kendisinin suçsuz olduğunu ve bir şekilde adaletin tecelli edeceğine inanıyor. Çıktığında 60 yaşında olacağına rağmen böyle bir şeyi kabul etmiyor, çünkü yaşam dolu. Çünkü kısa süre sonra eski hayatına döneceğine inanıyor. Piraye için bu kadar çalışması, pişmanlığından. Çünkü yeni evlendiği karısını ve evlatlarını babasız, kocasız bıraktı ve içeriden çıktığında çocukları tanıyamayacağı kadar büyük, Piraye de yüzünde kırışıklarla karşısında olacak. Yani yıllar boyu ailesinin yanında olamayacağı için onları elinden geldiğince iyi yaşatmak istiyor. Bir mektubunda "senin gençlik günlerinin saadetini yaktım mahvettim, seni nasıl mesut edemedim" diyerek pişmanlığını gördük. Yani özet olarak Nazım, Piraye'ye sıkıntıdan kurtulmak için değil, içeriden çıkacağına, ailesine kavuşacağına olan inancını kaybetmemek ve birazda ailesinin yanında olamayacağı için pişmanlık duyduğundan bu denli çalışmıştır.
4 önceki yanıtı göster
Berke Kaan okurunun profil resmi
İşte kimisi sevdiğini bir ömürlük seviyor, kimi de bir aşktan bir diğerine koşuyor. Fakat bu diğerlerini sevmiyor demek değil, içindeki sevgisi bitiyor ve başka bir aşka yelken açıyor. İkisi de bir yönden haklı. Ama ben de şöyle düşünüyorum ki, artık birlikte olamayacağım bir insanı ömrümün sonuna kadar beklemek yada ondan başka birini hayatıma almamak bana doğru gelmiyor. Hayatıma devam etmem gerek. Bunu da başka bir insanı severek yapabilirim. Sanki ondan önce kimse yokmuş gibi..Nazım'ın da yaptığı bu. Hayatına devam ediyor sadece.
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.