Ayaklarımı sürüyerek okula gidiyor, arkadaşlarımın içinde bir gölge gibi dolanarak, varlığımı, üstelik isteksizce kanıtlamaya çalışıyordum. Oysa bir varlık olmaklığın tadını bilmiyordum henüz. Kalabalığın içinde arada bir kıpırdıyor, başımı sağa sola çevirerek olup bitenleri izliyordum.