Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Elif Demirbaş Caymak
Elif Demirbaş Caymak
@guntulukitapligi
İnsan gönülden ibarettir.
Okul Psikolojik Danışmanı
KTÜ / PDR
Kocaeli
Bartın
262 okur puanı
Eylül 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Kitap “Hüseyin’e Yolculuk” diye başlıyor. Sevgili eşimin adı ile başlamak ilk başta dimağımda hoş bir his bırakıyor. Güzel duygularla aralıyorum sayfaları... Sonra tanışıklık hissi devam ediyor, baş karakterin Mardin’den başlayan hikayesini anlatmaya başlıyor yazar. Güneşin memleketi olarak tanımladığım bu coğrafyayı birde Livaneli’den dinlemiş oluyorum. Daha bir seviyorum. Yıllar önce üniversite sıralarındayken ilk kez yolumun düştüğü bu coğrafyada, çarşılarından gelip genzime dolan baharat kokuları ilke tanışmıştım Doğu ile... Benim için ilk tanışma olan bu anı zihnimden silinmeyecek bir öğrenmeye dönüştü yıllar içinde. Livaneli’de bu coğrafyayı anlatırken yeniden bu koku dadandı zihnime, sayfalar boyu benimleydi... Sonra Meleknaz geliyor, bakışları ile konuşan, sözcüklere ihtiyaç duymayan, söylese de kim duyacak sahi onu? Şengal dağlarında kör bebeğini doğuşunu, Melek Tavus’un nasıl şeytan olarak anıldığını, güneş tapınağını, Ezidiliği anlatıyor. Hüseyin’le Meleknaz’ın keşisen yollarını... Mardin’de İŞİD tarafından vurulup, Amerika’da ırkçı çetelerin bıçak darbeleri ile ölen Hüseyin’i anlatıyor.
Livaneli kitapları ezilen,horlanan insanlara değinir çoğu zaman. Mutlu kitaplar değildirler, insanlık kokarlar sadece... Selam ve dua ile.
Uzun zamandır ara verdim kitaplar hakkında yazmaya, yeniden bismillah diyelim o vakit. Şüphesiz Metin Karabaşoğlu'nun en bilindik eseri Oyuncak Tamirhanesi'dir. Oyuncak Tamirhanesi'ni kritik kitabı olarak okumuştuk. Deneme türünde bir eserdi. Kalbimizin Baharı okuduğum ikinci kitabı yazarın. Denemelerinden ziyade bu kitabı daha çok sevdim diyebilirim. Yazarın Kur'an Okumaları serisinin birinci kitabı. Kur'an' ı anlama, anlamanın yanında özünü yakalama adına yapılmış, üzerine çokça uğraşılmış bir eser. Yaşadığı çağı Kur'an ile sorgulayan, asrın çıkmazlarına Kur'an ile cevaplar arayan bir yazarın karalamaları da diyebiliriz belkide.
Kitabın hızlıca okunacak bir tavrı yok. Aksine çok tefekkür etmeli, çokça sindirilerek okumalı. Velhasıl içsel yolculuğu hedef edinmiş okuyucular için elbet uğranılması gereken bir kitap. Selam ve dua ile. Kitaptan bir alıntı: Ve nefis tam bir miyoptur; yalnız önündekini görür, ileriyi görmez, ahireti düşünmez.
Mustafa Kutlu hikayeleri diye bir gerçek var elbette. Kitapları incecik gelebilir göze ama içine sığdırğı öz sayfa adedince ölçülmüyor. Kitapta ilk olarak gençlik yıllarının heyecanlarını davalarına sıkı sıkı bağlanarak yaşayan karakterler var. Bir dava uğruna kurulan meclisler, bu meclislerde kimi zaman yükselen kimi zaman titreşen sesler... Davasına ömrünü adamış Murat, ardından bir bir arkadaşlarının dağılışını izleyen yine Murat... Gençliğin verdiği coşkunlukla her şeyin mümkün göründüğü yüküdür, ardından gelen hayatın ağır yülü ile bir bir terkedilen yüksek söylemler... Olmak istenilen ile olunan arasındaki uçurumları farkettiğinde artık her şey için geç kalındığını idrak ettiğin o an... Velhasıl Mustafa Kutlu hikayeleri diye bir gerçek var. Okunmalı... Selam ve dua ile.
.
Okur Takip Önerileri
Cündioğlu'nun okuduğum ilk kitabı oldu. Uzun zamandır kitap kitaplığımda bekliyordu. Keşke daha önce tanışsaymışım dediğim bir yazar oldu.
.
Cündioğlu tarih, dilbilim, mantık, felsefe alanlarında kendini geliştimiş bir yazar. Kitapta bunu çok güzel hissettiriyor okuyucuya. Denemelerinden oluşan kısa bir eser ancak okumak, okuduğunu idrak etmek açısından okuyucunun vaktini alıyor. Yani okudum geçti denilecek eserlerden asla değil.
.
Kitapta idrak, tevazu, mülkiyet, düşünmek, bilmek kavramlarına eğiliyor. En çok üzerinde durduğu ise düşünme ve bilme eylemleri. Tabi bu konulardan bahsederken hem felsefi yönünü hemde kelimelerin anlam yönünü ele alıyor. Her açıdan inceliyor. Birde Allah'ın varlığı kısımlarına ara ara değiniyor. İnsanın varoluşu, var edilişi... Okuyucuya çokça soru yönelten çokça düşünmeye sevkeden bir eser. Diğer kitaplarını da okuyacağım bir yazar. Selam ve dua ile.
Asım’ın Nesli Okuma Grubu kasım ayı kritik kitabımız Oyuncak Tamirhanesi idi. Kitap deneme türünde yazılmış bir eser. Yazarın gözlemleri, kendi fikirleri bolca mevcut. Yazarın okuduğum ilk kitabı idi. Deneme türünü seven biri olarak eserin girişini çok sevmekle beraber devamında bu fikrimde değişim oldu. Görüşlerini kesin bir dille ifade etmesi bir süre sonra kendi düşüncelerimizi yazara karşı savunmamıza sebep oluyor. Batılı psikiyatristlere karşı öne sürdüğü aksi yöndeki görüşleri bir süre sonra okurda “bu kadar da değil” tavrı oluşturuyor. Okudukça yazarın aslında gözlem alanının dar olduğunu (evde çalıştığını ve mümkün mertebe dışarı çıkmadığını ifade ediyor) farkediyoruz. Kitabın ismi ile içerik arasında bir bağlantı yok, sadece içerisinde geçen bir denemeden esinlenilmiş. Kitapta deneme türüne pek uymayan cinsten sürekli bir eleştiri mevcut. Düşüncelerini bir şeyleri eleştirerek ifade etmiş. Kitap okuyucuyu sıkmıyor, ancak bittikten sonra da damakta leziz bir tat bırakmıyor. Kitapta çok beğendiğim, ilk defa bu yazardan okudum dediğim kısımlar oldu, yani bana bir şeyler kattı. Benim gibi deneme türünü sevenler için okunabilecek bir eser, ancak tam olarak beklentinizi karşılayamayabilir. Selam ve dua ile.
