Bir romandan beklediğiniz, yoğun olaylar silsilesi, romanı kolay ve yorulmadan okuyabilmekse Proust size göre olmayabilir. Ama eğer benim gibi sizin de okuduğunuz romanda beklediğiniz ilk şey edebi haz alabilmekse 'kayıp zamanın izinde serisi' sizin için biçilmiş kaftan.
Bu kitabı çok fazla kişi ve mekan detayı içerdiğini duyduğum için önyargı ile elime almıştım fakat o uzun anlatımları ve yazarın nokta atışı yaptığı kişilik analizlerini okumaktan büyük zevk aldım. Bir psikolog olsa ancak bu kadar derin ve bu kadar isabetli tanımlamalar yapabilirdi.
Kitabın özellikle son birkaç sayfasında ufak bir detayın anlatılış şekli (spoiler vermek istemiyorum ama) beni benden aldı. Birkaç satırda kalbe bu kadar dokunmak kolay olmasa gerek. Velhasıl Proust benim neden bu zamana kadar keşfedemedim diye hayıflandığım, keşke bu cümleleri ben yazsaydım dedirten paragrafları arka arkaya dizen çok müstesna bir yazar. Severek devam ediyorum seriye.
