Mücahid Aksüt

Anne
"Anne bana bak! Anne ne olursun bana bak! Ben senin merhametine, sevgine muhtaç oğlunum. Kimseler yüzüme bakmasa da sen bak. Bana sarılmak içinden gelmiyorsa da bakışlarındaki şefkati esirgeme benden. Sana yoldaşlık eden eşyaları bile incitmemek için bir yana atamayan bir kadınsın sen. Beni bir köşede yalnızlığa bırakma. Dövülüp kan revan içinde yol kenarına atılmış yaralı bir sokak köpeğiyim ben, yardıma muhtaç halde şefkat dileniyorum. Beni yaralarım değil, dilimi lâl eden gururum öldürecek.”
Reklam
Baba
Babam hayattayken kabullenemediğim, bana üzücü gelen bir tavrı vardı. Bütün iyi niyetine rağmen, birine destek olmakla, onun üzerinde tahakküm kurmak arasındaki çizgiyi hoyratça eziyordu; yardımını kabul etmek, bundan böyle gönüllü yahut zaruri onun hükmü altına girmek anlamına geliyordu, bu da ister istemez aramızdaki sorunları büyütüyordu. Bir insanın aynı anda hem bu kadar mütevazı hem de bu kadar kibirli davranmasını anlayabilmekte güçlük çekiyordum. Sonradan fark ettim ki benim kibir sandığım tavırların altında başka hassasiyetler yatıyordu;
Sayfa 37 - DoğanKitabı okuyor
Aşk
Bazı insanlar farkında olmadan çıkışsızlığa, karamsarlığa müptela oluyorlar ve karanlıkta saklanıyorlar. Kalan son güçlerini o karanlık sığınakta tüketiyorlar ve birileri oradan çekip çıkarmak için ellerini uzattıklarında adım atacak mecalleri kalmıyor. Utanarak söylüyorum ki ben de o insanlardan biriydim; korkaklığım yüzünden çaresizliğe bağımlı oldum. Kavga etmek, yüzleşmek, arayışlara yönelmek ve nihayet yola koyulmak yerine, karanlığa hapsolmayı tercih ettim. Beni tanıyanlar küçümsemesinler diye acılarımın ve acizliğimin büyüklüğünü ispatlamaya uğraşıyordum.
Sayfa 21 - DoğanKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsan Olmamız
İyilik ve kötülük, sevgi ve nefret, merhamet ve zulüm yalnızca başkalarının davranışlarında gördüğümüz şeyler değildir. Bunların tümü, bizim benliğimizin de parçalarıdır. İçlerinden beğendiklerimizi seçip hoşlanmadıklarımızı inkar etmek benliğimizin bütünlüğünü reddetmek olur. Bizler kendimizde fark ettiğimiz rahatsız edici duyguları başkalarının (ebeveynlerimizin ve diğerlerinin) içimize bıraktığına inanmak isteriz. Bu inanç içimizdeki kötü parçayı görmeyi imkânsız kılar. Kusursuzluğa tutunup, hep iyi yanlarımızı sergilediğimiz sahte ilişkiler kurarız. Oysa insan hayatında öyle anlar olur ki hepimiz kendi masumlarımızın zalimlerine dönüşebiliriz. Şüphesiz iyiyle ve kötüyle ne yaptığımız, doğduğumuz evde içimize işleyen duygularla ve deneyimlerle doğrudan bağlantılıdır. Ancak kabul etmek gerekir ki iyiliğin ve kötülüğün içimizde var olması yalnızca yetiştirilme biçimlerimizle değil insan olmamızla ilgilidir.
Sayfa 39 - Profil KitapKitabı okuyor
Geçmişin Üslubu
Geçmişimizin bir üslubu vardır. O üslupta bir hazine gizlidir. Cümlelerin görünen anlamının ötesine bakabildiğimizde, kendi kendimize bir kez olsun “Böyle olmak zorunda değil” diyebildiğimizde perde aralanır ve başka türlü bir anlama yol açmış oluruz.
Sayfa 37 - Profil KitapKitabı okuyor
Reklam
Reklam
584 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.