ayrılış günü yüklemediler bir şey
alaca tüylü develere
en son o ayrıldı
haykırdım tutamadım kendimi
uzaklara gitme diye
ey benim iki gözüm, canım
kesib’e mutlaka uğra
yönel lâ’lâ tepesine doğru
Ölü Ozanlar Derneği hem kitabını okuyup üzerine filmini izledim , kitabı okurken yaşadım ve filmi o kadar güzeldi ki , iyi ki okuyup hemen izlemişimmmmm ..
Anne ve baba baskısı her çocuğun , kendine arayıp bulmak istediği hayalleri yıkma sebebi buradaki Neil gibi , abisi başarılı olduğu için toddan da beklenen başarı da var tabiki , todd aslında sanatkar, diğerleri gibi değil farklı bakış açıları ile bakıyor . nerede ağaca bir balığı tırmandırmak istemişler resmen.
bu filmi ve kitabı aile olmak isteyen , yeni anne ve babalara itafen olmalı bence, çocuklar gelişmeye açık ve hayallerine destek olmak gerekirken köstek olmayı seçen ailelere eleştiri.
sonunda tabiki iki dere de bir ara da kalan çocuklar hayallerinin kurbanı oluyor anlatılmak istenen basit..
Söyle tanrıça, Alerikoğlu Hasci’nin yalnızlığını söyle.
Kendi başına kendi getirdi böyle bir uğurlu günü.
Huzur’un gelip de içine dolmasına sebep,
diğer tüm ölümlülerin arasında,
gözüne çarpması ölümsüzlerin,
bu yalnızlığının sonucuydu.
Zeus’un evinde oturmaktaydı
hep var olan tanrılar, sessiz sedasız,
yüzyıllar geçmiş yapamamışlardı
ağız tadıyla
Ermeniler terk edilmiş büyük hanlarda, resmi bina ve kışlaların bodrumlarında, şehri çevreleyen duvarların derin hendeklerinde işledikleri katliamın bir kolunu da Kavakkapısı Dekovil İstasyonun civarındaki Yanık Dere'de tertiplemişlerdi. Rusya'dan un yüklü olarak gelmekte olan dekovil katarının yolda kara saplandığı bahanesiyle, şehri aç bırakmamak için yolun temizlenmesi gerektiğini ileri sürerek, şehirden topladıkları genç yaştaki insanlar ile ihtiyarları Kavakkapısı İstasyonuna götürüyorlardı. Müslümanları, Rusların terk etmiş oldukları büyük ahşap barakalara doldurarak akşamı bekliyorlardı. Karanlık basınca, barakaya yaklaşan iki açık vagonlu katara yirmişer kişi bindiriyor, başlarındaki sarıklarla kollarından birbirine bağlayarak yere oturtuyorlardı. Katar iki kilometre uzaktaki Yanık Dere Köprüsü'ne gelince, Müslümanların arka taraflarına geçerek ellerindeki kısa saplı baltalar ile kafalarına vuruyor, parçalanmış cesetleri dereye yuvarlıyorlardı. Bu sırada kopan feryadın barakalardan duyulmaması için Dekovil en kuvvetli şekilde düdük çalıyor ve vahşet yarımşar saat ara ile sabaha kadar devam ediyordu.
“Allah doğru yolu seçenleri, daha derin bir doğru yol bilinci ile destekler.” Meryem/76
güneş batıyor onbinküsürüncükez
ve doğuyor sabahı garantiye alan ümit akşama
radyoyu açıyorsun kuşlardan kalan bir şarkı başlıyor bize
gök hapsinden kaçıp kaçıp konduğumuz kadar özgürlük
biliyorum sen de yıldızları sevmiyorsun öylece duruyorlar
o iyi dilekler
güneş batıyor onbinküsuruncukez
ve doğuyor sabahı garantiye alan ümit akşama
radyoyu açıyorsun kuşlardan kalan bir şarkı başlıyor bize
gök hapsinden kaçıp kaçıp konduğumuz kadar özgürlük
biliyorum sen de yıldızları sevmiyorsun öylece duruyorlar
o iyi dilekler de kaçırdığımız demlerin içinde duruyorlar
derken hiç tanımadığımız bir yerden
Herkese merhaba,
Evet uzun bir ara koymadan hemen Oruç Aruoba ikinci kitabıyla geldim . Gerçekten bu kitabı nasıl yorumluyacam hiç bilmiyorum...kelime haznemin bu kitabı anlatmakta yetersiz kalıcağını düşünüyorum .
"Uzak" kitabı Tavşan besleyen kılavuzu ,Özlem çekene kılavuz diye iki bölümden oluşuyor .Tavşan besleyen kılavuz da tavşan
..."Ya ben," diye kekeledi Tatyana, "Ben! Ben kendimi bu kadar sana hissederken beni onlardan saymıyor musun?"
-Sen... Sen. Ben de kendimi sana. Ama işte!"
affettikçe dertlenen
dertlendikçe affeden
iki ara bir dere
fasit bir dairede oturuyoruz sevgilim
söylenmeyen şeyler söyleyemediklerimiz
ağlanmayan şeyler ağlayamadıklarımız
Dünya hayatı ve imtihan dediğimiz şey ters çakılmış bir çift at nalından ibarettir. Nal ters çakılmıştır, imtihanımız budur. Eğer görünene uyup onu takip edersek sefalete, bu hileyi görüp görünmeyene uyarsak da zarafete dûçar oluruz. Madde araz ve hüviyetten oluşur. Tıpkı kitaptaki yazının araz ve mürekkebin hüviyet oluşu gibi günlük hayatın
Allah doğru yolu seçenleri, daha derin bir doğru yol bilinci ile destekler.” Meryem/76güneş batıyor onbinküsuruncukez
ve doğuyor sabahı garantiye alan ümit akşama
radyoyu açıyorsun kuşlardan kalan bir şarkı başlıyor bize
gök hapsinden kaçıp kaçıp konduğumuz kadar özgürlük
biliyorum sen de yıldızları sevmiyorsun öylece duruyorlar
o iyi dilekler de