İnsan ölmeye ne kadar yakın olursa o kadar her şeyin daha çok farkına varıyor. Şu an çok kötüyüm yarınım nasıl olur bilmiyorum diye yazıyorum. Nefes almanın bu kadar zor bir şey olduğunu bilmiyordum. Çok afilli yazacak bir şeyim yok. Ölürsem dost diyebilmek bir yana arkadaş sayılabilecek arkadaş bile edilemediğimi fark ettim. Yani ölürsem mezarıma gelen herkese güleceğim. Hayatımda yokken mezarımda olmanıza hiç gerek yok. Yalnızlık tam bu noktada zormuş. Benim için mümkün değil ama size iyi geceler dilerim.
Ne zaman bu son diyip nokta koysam; o nokta, muhakkak virgüle dönerdi.. Senden vazgeçmek demek, yokuş aşağı koşmanın heyecanından vazgeçmek demekti çünkü.. Kalp çarpıntısı ile kahkahaların karışmasıydı.. Ölürken; her kan eksilişinde, o acıda yaşadığını hissetmekti. Saçmaydı belki ahmakçaydı.. Gözyaşlarımla bir yaşam yaratabileceğim kadar fazla.. Absürt. Ama aşktı işte. Sevmenin koca bir kütle halinde kalbi darmaduman edişiydi. Ve şimdi heyecanlar beni yormuş, bir düzlükte sakinlikle yürüyorum.. Kalp çarpıntısı yapacak tek şey kahve.. Kahkahalarım dostlarım oldukça.. Yaşamak, acıdan uzak.. Gözlerim de yaşamın ilerleyişi kadar sakin. Ve bu son nokta. Mürekkebim bitti.
01:04/12 Eylül'23