Bir Kafka aşığı olarak çok uzun zamandır kitaplığımda duran, muhtemelen isminden ötürü yüzleşmekten kaçtığım,bu kitabı okumaya karar verdim
Öncelikle Kafka okumaya bu kitaptan başlamamış olmak beni biraz üzdü, çünkü bu kitabı okuduktan sonra Kafka'nın birçok kitabında anlatmak istedikleri, tam olarak zihnimde oturdu. Bana kalırsa yaşadıklarını, duygularını, babasıyla iletişim eksikliğini birçok kitapta bize hissettirmiş.
Çoğu olayı çocukluğunda yaşamış olduğundan dolayı olayları olmasa bile duygularını bu kadar net anlatması etkileyiciydi, bana "bi insanın sana neler yaptığını unutabilirsin, ama neler hissettirdiğini asla unutamazsın" sözünü anımsattı. Çok kısa olsa da okuduklarınızı sindirmenin zor olduğu bir kitap.
Ama beni en çok şaşırtan noktalardan biri benimle tamamen farklı bi dönemde, farklı bi ülkede yaşamış, farklı bi kültüre, inanca sahip birisiyle -ki bu koskoca Kafka- neredeyse aynı duyguları hissetmiş olmak. Hatta biraz daha ileri gitmek gerekirse zihnimden geçen, söylemeye dilimin varmadığı çoğu şeyi onun yazıya dökmüş olması. Babasını tanıma fırsatı bulmuş herkes, bence bu kitapta kendi babasından bir parça bulacaktır. Fakat biz yinede istisnalar kaideyi bozmaz diyelim.