Hollis waves a hand. “You know nothing, Jon Snow.”
Hollis elini salladı, "Hiç bir şey bilmiyorsun, Jon Snow."
Jon Snow, Gece Nöbetçileri’nin 998. Lord Kumandan’ı.
“Sen. Lider sen olmalısın delikanlı.”
“Hayır.”
“Evet Jon. Uzun zaman için olması gerekmez. Sadece
garnizon dönene kadar. Donal seni seçti. Ondan önce de Qhorin Yarımel. Lord Kumandan Mormont seni kâhyası yaptı. Sen Kışyarı’nın oğlusun, Benjen Stark’ın yeğenisin. Ya sen olursun ya da kimse. Sur senin Jon Snow.”
Epsilon Yayınları, Çeviri: Sibel AlaşKitabı okudu
“Jon Snow, önünde duran adam Tormund Devfelaketi’dir, Mübalağacı, Borucu ve Buz Kırıcı. Aynı zamanda Tormund Yıldırımyumruk diye anılır.”
Epsilon Yayınları, Çeviri: Sibel AlaşKitabı okudu
Robb ve Jon yaz karlarının arasında altı yavru bulmuşlardı; beş yavru gri, siyah ve kahverengiydi, Starklar için beş yavru. Ve bir beyaz yavru, Kar (Snow) gibi beyaz.
Jon cevabını almıştı artık.
Epsilon Yayınları, Çeviri: Sibel AlaşKitabı okudu
you know nothing Jon Snow...
''...ölecekse, elinde bir kılıçla babasının katilleriyle dövüşürken ölmeliydi. O gerçek bir Stark değildi, hiç olmamıştı... ama bir Stark gibi ölebilirdi .''
Sayfa 799 - Epsilon YayıneviKitabı okudu
You know nothing, Jon Snow.
“Jon Snow, hiçbir şey bilmiyorsun.”
Epsilon Yayınları, Çeviri: Sibel AlaşKitabı okudu
Hiçbir şey bilmiyorsun Jon Snow!
Sayfa 383Kitabı okudu
“Sen benimsin,” diye fısıldadı kız. “Benim, ben de seninim. Ve ölürsek ölürüz. Bütün insanlar ölmek zorunda Jon Snow. Ama önce yaşayacağız.”
Epsilon Yayınları, Çeviri: Sibel AlaşKitabı okudu
Yrgitte sadece gülümsedi. “Mağarayı hatırlıyor musun? O mağarada kalmalıydık. Sana söylemiştim.”
“Mağaraya döneceğiz,” dedi Jon. “Ölmeyeceksin Ygritte. Ölmeyeceksin.”
“Ah.” Ygritte, Jon’un yüzünü ellerinin arasına aldı. “Hiçbir şey bilmiyorsun Jon Snow,” dedi iç çeker gibi, ölürken.
Sayfa 222Kitabı okudu
Bütün insanlar ölmek zorunda Jon Snow. Ama önce yaşayacağız.
Sayfa 19Kitabı okudu