Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Küçük Burjuvazi Küçük burjuvazi, yerli burjuvazinin en düşük ve en geniş taba- kasıdır. Entelijansiyanın büyük çoğunluğunu oluşturan öğretmenle- ri, öğrenci gençliği, düşük gelirli uzmanları, büro katiplerini ve alt kademe hükümet memurlarını ayrıca orta köylüleri; küçük işadam- larını; esnafları; marangozları; kendi küçük motorlu teknesi ve
Filipin Devrimi'nde etkin sınıf önderliği şu an proletaryanın elindedir ve artık eski tür ulusal demokratik devrimde olduğu gibi önderlik burjuvazinin veya hiçbir burjuva katmanın elinde değildir. Geniş halk kitleleri Marksizm-Leninizm-Mao Zedong Düşüncesi rehberliğindeki proletaryanın devrimci partisi olan Filipinler Komünist Partisi liderliği tarafından yönetilmediği sürece ABD emperyalizmi, feodalizm ve bürokrat kapitalizm devrilemez. İşçi sınıfının, köylülüğün, küçük burjuvazinin ve ulusal burjuvazinin devrimci talepleri ve özlemleri yalnızca proletaryanın sınıfsal liderliği ve partisi altında doğru bir şekilde ilerletilip, gerçekleştirilebilir.
Reklam
REFORMİZM VE MODERN REVİZYONİZM
Reformcu ve revizyonist faaliyetlerin yoğunlaşması, faşist faa- liyetlerin yoğunlaşmasını tamamlayıcı niteliktedir. Fanatik gericiler çirkin karşı-devrimci eylemlerde bulunsalar dahi, reformist numa- raları asla bırakmazlar. Modem revizyonistlerle buluşma aşamasına kadar gideceklerdir. Reformizm ve modern revizyonizm faşizmin kırılgan
Faşizm
Bürokrat kapitalistler, halkı ulusal şovenizm ve burjuva popü lizm kışkırtmaları ile aldatmanın özel işlevini yerine getirirler. ABD emperyalizmi, feodalizm ve bürokrat kapitalizminin kötülüklerine karşı ulusal kurtuluş ve halk demokrasisi için mücadele eden dev- rimci hareketi parçalayıp bozmak için parlamenterizmi kullanırlar. Çaresiz
Bu gün kapitalizmin istilasına uğramış bedenlerin “benim bedenim benim kararım” demesi trajikomik bir olgudur. Kapitalizmin demir çarklarının işlemesi ve kapitalizm tarihinin başlangıç noktası insan bedeninin sömürgeleştirilmesiyle başlamıştır dersek yanılmayız.
Sayfa 135Kitabı okudu
Rus deneyi (Pogrom) bize şu önemli dersi veriyor: Hayatını ancak hücum kıtalarının terörü sayesinde kurtarabilmiş bir hükü­met ya da sistem, eninde sonunda ölüme mahkumdur.
Reklam
Bir devlette her zaman iki güç vardır: Bir yanda kapitalistler ve faşistler, öte yanda demokratlar ve sosyalistler.
Hükümet ve egemen kesimler, muhalefete karşı, alışılmış, olağan devlet gücünü seferber etmezler, halkın arasından gönüllü toplulukları kullanırlar.
Egemen sınıfın, kendi devleti içinde iktidarını kendi devlet aygıtı eliyle yürütmesi aslında doğaldı. Nihayet devlet, bu amaçlar için vardı. Hükümet, polis ve adliye örgütü, devrime karşı elbirliği ile mücadele edecek; eğer bu yetmezse, ordu imdada çağrılacaktı.
Hakim sınıfın, baskı ve sömürüsü altındaki kitlelere karşı giriştiği kaba kuvvet eylemleri uygarlaşmış insanlığın tarihi kadar eskidir.
Reklam
Demagojik bir milliyetçilik, kendisine üstünlüğünü ka­nıtlayabileceği ve intikam duygularını başlatabileceği bir obje arar.
Hiç, bir şehir çöplüğünde zaman geçirdiniz mi?..Kapitalizm gerçekte nedir diye merak ediyorsanız bir uğrayın derim. Sınıf mücadelesi tarihinin anlatıldığı bi akademi var orada, tabii bakmasını bilene.
Sayfa 7 - DipnotKitabı okudu
"Siyaset ile iktisat ikiz kardeştir. Siyaset varlığını, iktisada borçludur; iktisat da siyasete. Siyaset, çıkarı paylaştırma stratejisidir. iktisat, çıkarı paylaştırma stratejisinin kaynağıdır. Siyasetle iktisadın imtizacından kapitalizm doğar."
Emperyalizm, burjuva top­lumu tarafından, feodaliteden kurtulmak ve emeği sermayenin mutlak kölesi haline getirmek amacıyla yardıma çağrılmış en aşağılık ve aynı zamanda en son devlet iktidarı biçimidir...
Karl Marx
Kilise ise, kapitalizm nedeniyle geleneksel ekonomim ilişkilerin parçalanmasını ve şehirleşmenin yayılmasını şiddetle kınayarak korkularını körüklüyordu.
Sayfa 131 - Boğaziçi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.