Bir Ada Hikâyesi serisinin dördüncü ve sonuncu romanıydı. Yazar 1915 ve 1925 yılları arasının Türkiye'sinin görünümünü bir ada merkezinde anlatmış. Bu adada Poyraz Musa etrafında toplanan insanlar ya en yakınlarını ya da bir uzuvlarını Balkan, Yemen, Sarıkamış, Çanakkale, Sakarya savaşlarında kaybetmiş, göçlere maruz kalmış acılı insanlardır. Yaralarını sararak adaya yerleşme ve yeni bir hayat kurma çabasındadırlar. Ada aslında edebi ürünlerde sıklıkla kullanılan bir ütopyadır. Yazar bu seride 1915 - 1925 yılları dönemine klasik tarih anlayışından farklı bir tarih anlayışıyla anlatmaya çalışmış. Farklı bir kültür, tarih, kimlik açısıyla yaklaşmaya çalışmış. Bunu yaparken de halk folklöründen, destanlardan ve halk yaşaşantısından muhteşem bir Türkçeden yararlanmış. Yazar muhteşem bir dil ustası.
