“ bırbırıyle konuşamayan ınsanların kafa sesleri yankılanıyordu boş odalarda : iletişim kanallarının bunca çokluğunda, iletişimsizlikten yakınanların çağı!
Her şey bir iletişim sorunuyken hala anlaşıyor muyuz kendi aramızda?…başkalarıyla?..karmaşık hayatlar için sade hikayeler anlatmak mümkün mü bunca gürültü arasında ?
TARİHLER VE OLAYLAR (1960-1975)
13 Ocak 1960: Atsız, Falih Rıfkı Atay'a yayın yolu ile hakaretten İstanbul Toplu Basın Mahkemesi'nde yargılanıyor.
27 Mayıs 1960: İhtilal. 38 subay ve general iktidara el koyuyor. İhtilal bildirisini, 27 Mayıs sabahı 04:36'da, 1944 sanıklarından Alparslan Türkeş okuyor. Cemal Gürsel Devlet Başkanı,
" ... iki yol arkadaşı şimdi onlar.
Belki tanışmayacaklar bile ... " Murathan Mungan / Üç Aynalı Kırk Oda
Düşünüyorum. Ben zaten hep düşünüyorum. Bu yüzden hiçbir ilişkim sürmüyor, hiçbir ilişkiyi götüremiyorum, kuramıyorum, sürekli kılamıyorum; düşünüyorum, sürekli düşünüyorum, düşünmekten yaşamaya vakit bulamıyorum. Düşünmekten hiçbir şeye vakit bulamıyorum.
Sayfa 154Kitabı okudu
Bu düzmece hayatlarda insanı yok eden, tüketen, bitiren bir şey vardı ama herkes nasıl da bu kadar mutlu, bu kadar inançlı olabiliyor?
Sayfa 143Kitabı okudu
Artık iyice tedavülden kalktı aşk. Büyük aşklar, soylu duygular, onulmaz yıkımlar yalnızca şarkılarda yaşanıyor.
Sayfa 141Kitabı okudu
Eskinin ölümsüz aşklarının yerini günübirlik beraberlikler, gelgeç ilişkiler ve onların kolaycılığı almıştır. Aşkın bütün büyüsü, bütün yanılsaması uçup gitmiştir hayatımızdan. Romantizm yitik bir cennettir. Kimse sevgi için emek harcamamaktadır artık.
Sayfa 131Kitabı okudu
Hiçbir şeyi sahiden yaşayamıyorum. Sevinemiyorum, sevemiyorum. Bütün duyarlıklarım sahte, düşünülmüş, tasarlanmış, bütün inceliklerimin etkisi ve sonuçları hesaplanmış. Bütün duyarlı yanlarımın çürüdüğünü duyumsuyorum.
Sayfa 95Kitabı okudu
Ona göre insanların mutsuz olmaları, mutlu olmalarından daha inandırıcıydı.
Sayfa 94Kitabı okudu
Her şeyi anlıyor, herkesi tanıyor, her sorunu kavrıyor, yani kavraya anlaya yaşlanıyordum. Anlamak yorgunuydum.
Sayfa 71 - MakasKitabı okudu
Yaşama korkağı olmuştum. Biliyordum. Hiç ysşamayacaktım.
Sayfa 67Kitabı okudu
Hemen her çevrede aynı ikiyüzlülük, aynı çirkin oyunlar, aynı ucuz senaryolarla karşılaştım. Kimsenin düşüncesi yaşamıyla çakışmıyordu. Herkes başka türlü yaşıyor, başka türlü düşünüyordu.
Sayfa 65 - MakasKitabı okudu
Bütün hayatı tutmak isteriz, hepsi kaçar avucumuzdan.
Sayfa 63 - MakasKitabı okudu
Kendime ait her şeyi, herkese anlatacağım diye ödüm kopuyor.
Sayfa 59 - MakasKitabı okudu
Bazı şeyleri ötekilere/onlara anlatmak çok güçtür. Anlamaya hazırdırlar. Anlamak isterler. Anlamaya çalışırlar. Fakat asıl zor olanın, sizin için güç olanın, bu anlatma çabası olduğunu anlamazlar.
Sayfa 58 - MakasKitabı okudu