Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Alman İdeolojisi

Karl Marx

En Yeni Alman İdeolojisi Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Alman İdeolojisi sözleri ve alıntılarını, en yeni Alman İdeolojisi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sezgileyen materyalizmin, yani duyumsallığı pratik etkinlik olarak kavra­mayan materyalizmin ulaştığı en yüksek nokta, tek tek bireylerin ve burjuva toplumunun sezgisidir.
Toplumsal hayatın tamamı, özünde pratiktir. Teoriyi mistisizme götüren bütün sırlar, ussal çözümlerini insan pratiğinde ve bu pratiğin kavranmasında bulur.
Reklam
Pratikten yalıtılmış dü­şüncenin gerçekliği ya da gerçek dışılığı üzerine yürütülen tartışma, tamamıyla skolastik bir sorundur.
Striner'ın Kendisini Hayali Tanrı İle Kıyaslaması Üzerine
Eğer Aziz Max, bu “davalara” ve bu davaların “sahipleri”ne, örneğin Tanrıya, özgürlüğe, insanlığa biraz daha yakından bakmış olsaydı, tersi sonuca ulaşmış olacaktı. Bu insanların egoist eylem tarzına dayalı egoizminin tıpkı bu insanlar gibi birer hayal ürünü olması gerektiği sonucuna varacaktı. Bunun yerine azizimiz “Tanrı”yla ve “Hakikat”le rekabete girmeye ve kendi davasını kendisi üzerine kurmaya girişiyor. “...kendi üzerime; yani tıpkı tanrı gibi diğer bütün her şeyin hiçi olan, kendimin her şeyi olan, biricik olan ben kendim üzerime.... Ben boşluk anlamında hiçbir şeyim, ama ben yaratıcı hiçim, yaratıcı olarak her şeyi bizzat benim yarattığım hiçim.” Kutsal kilise papazımız bu son önermesini pekâlâ şöyle de ifade edebilirdi: Ben saçmalığın boşluğunda her şeyim, “ama” hükmü olmayan yaratıcıyım, yaratıcı olarak ben kendim her şeyden hiç yaratan her şeyim.
Sayfa 101 - Evrensel Basım Yayın
Dil, tıpkı bilinç gibi yalnızca başka insanlarla temas kurma ihtiyacından ve zorunluluğundan doğar. Bir ilişki mevcut ise, benim için mevcuttur; hayvan hiçbir şeye hiçbir "tutum" almaz. Başkalarıyla olan ilişkisi, hayvan için ilişki olarak mevcut değildir. (...) "Bu bilinç, elbette, başlangıçta yalnızca en yakın duyusal çevreye dair bilinçtir ve kendi kendinin bilincine varmakta olan bireyin kendi dışında bulunan kişiler ve şeylerle olan sınırlı bağlantısına dair bilinçtir. Keza, başlangıçta insanın karşısına tamamen yabancı, mutlak ve karşı konulamaz bir güç olarak çıkan, insanların tamamen hayvani bir tutum aldığı ve tıpkı hayvanlar gibi etkisi altına girdiği doğaya dair bilinçtir. Yani, doğaya dair salt hayvani bilinçtir (doğa dini).
Sayfa 31
Her devrimci mücadele, o ana kadar iktidarda olan sınıfı hedef alır. Oysa komünist devrim, bugüne kadar var olan faaliyet tarzını hedef alır; çalışmayı ortadan kaldırır ve sınıflarla birlikte her türlü sınıf egemenliğine son verir.
Reklam
İşin bölüşümü yapılmaya başlanır başlanmaz, artık herkesin kendisine dayatılan ve içinden çıkamayacağı belirli ve kesin bir faaliyet alanı vardır. Avcıdır, balıkçıdır, çobandır ya da eleştirel eleştirmendir; ve geçim araçlarını kaybetmek istemiyorsa eğer, öyle de kalmak zorundadır. Oysa hiç kimsenin kesin bir faaliyet alanına sahip olmadığı, dilediği her alanda kendini yetiştirebildiği komünist toplumda, genel üretimi toplum düzenler
Yaşamı belirleyen bilinç değildir, tersine, bilinci belirleyen yaşamdır. bu noktada insanı hayvandan ayıran tek şey, içgüdüsünün yerini bilincinin alması, diğer bir deyişle, içgüdüsünün bilinçli bir içgüdü olmasıdır.
Bireylerin hayatlarını ortaya koyuş tarzı, onların ne olduklarını da ortaya koyar.
760 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.