şahsi fikrim kitabın çok çok iyi bir biyografi olduğu yönünde. faber castell'in fosforlu kalemlerinden birini ve post-it'lerimin büyük bir bölümünü bitirmiş oldum, tekrar hatırlamak ve not almak adına. neden böyle diyorum efendim hemen açıklayayım: mustafa kemal'i çocukluğundan itibaren izleyerek etrafında gelişen olayları, kişiliğini zaman zaman savunmaya kayan ama zaman zaman da hiçbir türk vatandaşından göremeyeceğiniz bir objektiflikle yazılmış. yani notunuzu alıp bir konu başlığını bitirdikten sonra üzerinde oldukça uzun süre düşünebilirsiniz. örneğin mustafa kemal'in çocukluğunda kadınlardan ders almamak istediğini belirtiyor kitap, bunun sonradan değişimi üzerine kafa yormuş oluyorsunuz veyahut o zamanın kafa yapısı üzerine.
bunun dışında her bölüm yeterli uzunlukta, başlığından çok sapmadan doyurucu bir biçimde bilgilendirmiş olacak sizi. yani her cümlesi önemli bir eser.
576 sayfa oluşu biraz yaşam şartları sebebiyle göz korkutucu olabilir ama günde 50 sayfa okuyarak aşağı yukarı 10-11 günde çok çok değerli bir eseri zihninizin kitaplığında eklemiş olacaksınız, kesinlikle buna değer.
dilinden de bahsedeyim, oldukça sade. yani bir kelimeyi sözlükten araştırma zahmetine girmeyeceksiniz.
"büsbütün unutulmuş olmaktansa hiç doğmamış olmayı yeğlerim."