Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Babamı Öldürdüğüm Gün

Mario Sabino
8/10
22 Kişi
48
Okunma
22
Beğeni
1.140
Görüntülenme

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
188 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Tanrısal bir baba ve modern bir İsa çatışması. Babasının gölgesinde varolmaya çabalayan ve tanrısal gözlerini hep üzerinde hisseden Oidipus kompleksinde saplanıp kalmış psikozlu bir oğul. Psikiyatristine babasını öldürdüğü günü anlatmakla başlıyor, alaycı, haklı ve yalancı. “Yalanlar hakikatin temeli olabilir mi?” Anlatıcının alternatif bir geleceği anlattığı Gelecek adlı bitmemiş bir romanı da var olası gerçeklerin de bulunduğu. Psikoterapi seanslarında okunuyor ve bu olasılıklar evreninde gerçeğe ulaşması için asıl psikoterapi okura uygulanıyor. Tanrının kötülüğü sorunu, can sıkıntısı,hırs ve merak gibi özelliklerin evreni anlamlandırmadaki rolü, entelektüellerin yaşadığı uyum problemleri gibi felsefi konuların etrafında şekillenen bir kitap
Babamı Öldürdüğüm Gün
Babamı Öldürdüğüm GünMario Sabino · Africano Kitap Yayınları · 202048 okunma
Reklam
188 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Psikolojik Bir Bulantı
İnsan babasını neden öldürür? Daha doğrusu insan kendi hayatını neden öldürür? Çocukluğundan beri babasının
Sigmund Freud
Sigmund Freud
tabiri ile Odiepus kompleksine maruz kalan anlatıcı en sonunda babasını öldürür. Keza eserinde babası çocuğunu bir evlattan çok bir eşya hem de değersiz bir eşya gibi görmektedir. Annesi ölünce psikolojik olarak daha büyük bir bunalıma giren anlatıcı evlenir fakat evliliği de babasının yaptığı pislikler sonucu biter. Babası onu parayla satın alabileceği, paranın hayatta herşeyi çözebileceği ve kendisinin ezikliğini çocuğunu ezerek geçireceğini zannetmektedir. En sonunda kendi tuzağına düşer ve şatafatlı hayatının bedelini canı ile öder. Buradaki psikolojik paradoks, anlatıcının metnin içinde metin vermesidir. Anlatıcı sürekli okuyucuya sorar ve devamını ister misiniz? Bizden yanıt bulamazsa bile hikayesine devam edecektir. Metnin içinde metin olması, psikolojik tahliller,
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
,
José Mauro de Vasconcelos
José Mauro de Vasconcelos
,
Sigmund Freud
Sigmund Freud
,
Carl Gustav Jung
Carl Gustav Jung
gibi ustalar ile çarpışacak betimlemeler, anlatım dili harika. 10 üzerinden 8. 2023 senesinin en iyisi. Sadece tek kusuru arada bir hikaye var onu pek anlamadım. O da benim kabahatim. Kitap ve sağlıcakla.
Babamı Öldürdüğüm Gün
Babamı Öldürdüğüm GünMario Sabino · Africano Kitap Yayınları · 202048 okunma
188 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 saatte okudu
Birinden ne kadar nefret edebilirsiniz? Söz konusu kişi babanızsa peki? Onu öldürecek kadar ne yaşamış olabilirsiniz? Aklınıza gelen senaryoları az çok tahmin edebiliyorum: şimdi o senaryoları şöyle bir kenara koyun ve Sabino’ya kulak verin. . Sonu baştan belli kitaplardan biri ‘Babamı Öldürdüğüm Gün’. Evet, babasını öldüren bir evlat hakkında. Gerilimi yüksek, ters köşesi içinde saklı bir kitap. Romanın içinde ayrı bir roman da olması ve kitabın kısmen zihni bulanık bir karakter etrafında dönmesi de ilgi çekici noktalardan. . Brezilyalı yazar Mario Sabino ile tanışmak heyecan vericiydi. (Latin Amerika edebiyatından okuduğum eserlerin neredeyse tamamında bu lezzeti bulduğumu da belirtmeliyim) . Çeviride Özlem Ekmekçiler Rocha yer alırken; Berna Biber kapak tasarımıyla
Babamı Öldürdüğüm Gün
Babamı Öldürdüğüm GünMario Sabino · Africano Kitap Yayınları · 202048 okunma
188 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Bir cinayetin masumluğunun paradoksu..
Anneme olan aşkım, ölümünün verdiği keder, babama karşı beslediğim nefret, aramızdaki dehşetengiz ilişki, evliliğimin badireleri, arkadaş eksikliği... Bu cümle tüm kitabı özetliyor aslında. Akıcı bir roman... İyi okumalar..
Babamı Öldürdüğüm Gün
Babamı Öldürdüğüm GünMario Sabino · Africano Kitap Yayınları · 202048 okunma
Reklam
181 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Babamı Öldürdüğüm Gün, edebiyatla psikolojinin arasından suyun bile sızmadığını belgeleyen metinlerden biri benim gözümde! Hatta öyle kuvvetli iddiası var ki yazarın, bunu çok iyi anlatmış. Üstelik tek metinle de değil, iki metinle birden. Anlatıcımızın içinde bulunduğu evren ve kendi yarattığı evren! Yarattığı evrene bakacak olursak iyi ki yazdı diyorum. Yazdığı zaman kendini ferahlamış hisseden bir okur olarak, anlatıcımızın babasına olan sevgisizliği, öfkesi, hatta öldürmesi bile bana normal görünmeye başladı. Analistim dediği psikiyatristin yönlendirmesiyle ayakta durmaya gayret eden anlatıcımız, içindeki Oidipus kompleksinden hiçbir zaman ayrılamadı. Yahut ayrılmak istemedi. Çünkü bu durumdan beslenen karamsar, melankolik haz manyağı birinin öyküsü bu. Lütfen psikolojiye meraklı olanlar okusun. Genel bir tavsiyede bulunur muyum bilmiyorum ama ben çok sevdim. Çünkü ben de melankolik haz manyağı biriyim, itirafım olsun bu da! Neyse konumuz Babamı Öldürdüğüm Gün! Babasını öldürüyor ama onu öldürmek için o kadar çok sebebi var ki? Biz bu sebepleri metni okudukça çözüyoruz. Başlarda bir insan neden babasını öldürür diye sorgulanacak elbet, derinlere indikçe bir yapboz gibi parçalar yerine oturduğunda buz dağının görünmeyen kısmı bize merhaba diyor. Brezilyalı yazarın ilk metni olmasına rağmen çok sağlam bir kalemi var. Okuduğuma ve tanıştığıma memnun oldum.
Babamı Öldürdüğüm Gün
Babamı Öldürdüğüm GünMario Sabino · Africano Kitap Yayınları · 202048 okunma
188 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yine Latin bir yazar yine ilginç bir eser.Latin edebiyatı seviyorum,çok renkli.Brezilyalı yazar babasını öldüren bir adamın öyküsünü anlatmış bize.Oidipus kompleksine saplanıp kalmış babasından nefret eden bir oğlun biraz hastalıklı zihnine konuk oluyoruz.Çocukluğundan itibaren yaşadıklarını öğreniyoruz.Psikanaliste okuttuğu kitap taslağı da oğlun edebî dünyasına girmemizi sağlıyor.Metin içinde metin okumayı seviyorum.Kitabın sonu başından belli olmasına rağmen bir an için sıkılmadım,sayfaları merakla çevirdim . Ayrıca oğul bazı yerlerde anlatıp anlatıp aslında anlattıklarının doğru olmadığını söyleyip okuyucunun zihnini bulandırıp bizimle hafif dalga geçmiyor değil.O kısımlarda da epey eğlendim.Zengin ama oğluna karşı zalim bir baba,babasından nefret eden,tutkun olduğu annesini erken kaybeden ama babasının parası ile hayatını idame ettiren saplantılı bir oğul...Kitap oğlun işlediği cinayet ile başladığı halde eserin temposu hiç düşmüyor ayrıca hem romanda hem çocuğun yazmaya çalıştığı eserde karakterler çok orijinal.Çok sevdim.Psikoloji okumaktan keyif alan insanların ruh dünyasını incelemeyi sevenler için ayrıca güzel bir kitap.
Babamı Öldürdüğüm Gün
Babamı Öldürdüğüm GünMario Sabino · Africano Kitap Yayınları · 202048 okunma
188 syf.
7/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Yoğun edebiyat ve psikolojinin dayanışması içinde bir eser. Yorumlarını okuyarak aldığım bu kitaba büyük hevesle başladım. Ancak beklediğim keyfi alamadım. Şu yaşadığımız kötü şubat ayı nedeniyle çok odaklanamadım. Belki okuduğum dönem itibarıyla kitabın çok içine giremedim. Bu nedenle ileride bir tur daha okuyacağım. Ancak şu cümle aklımda kaldı. Şeytan hafif deme sakın! O da Tanrı’dan bir parça dahası ruhumuzu saran bunaltıdan yaratılmıştır Kaçımız sadece kendi sıkıntısından kaçayım derken hata yapmıyor ki Gerçekten de çoğumuzun başına gelir bu. Bu sebepten tanrı affedecektir Bizzat kendisi hiç sıkıntısına teslim olmadı mı? Kötü yaratma günahına işlemedi mi? Böylece günahın da yaratıcısı olmadı mı?
Babamı Öldürdüğüm Gün
Babamı Öldürdüğüm GünMario Sabino · Africano Kitap Yayınları · 202048 okunma
188 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Bazı karşılaşmalar çok güzel.
Sabino daha önce hiç ismini bile duymadığım bir yazardı. Bu kitabını kitapçıda rastgele gördüm ve ismi çok dikkatimi çekti. Aile dramlarını severim, mutsuz aile hikayelerini severim, bir çocuğun çocukluktaki hırpalanışlarının intikamlarını ailelerinden nasıl aldıklarını okumayı severim. Bu anlamda çok çarpıcı bir başlık olmuş. Kitabı beğendim. Bir baba-oğul ilişkisini oğlun gözünden anlatıyor. Küçüklüğü, son raddeye nasıl geldiği... İçerisinde bol bol felsefe ögeleri barındıran bir kitap. Özellikle de Tanrı felsefesini oldukça yapmış. Kitabın felsefe ağırlıklı olması bana keyif verdi. Edebi dili de biraz ağdalı olsa da kitabın konuşma havasında yazılmasını, anlatıcının bir anda kendi yazdığı kitaptan bahsedip o kitap konusunu açmasını - kısaca metnin içinde metnin olmasını- sevdim. Aynı zamanda çok akıcı ve kendini okutan bir kitaptı. Okumadığım anlarda geri dönüp okumak istedim. Hiç aklımda yokken karşıma çıkan güzel bir tesadüf oldu.
Babamı Öldürdüğüm Gün
Babamı Öldürdüğüm GünMario Sabino · Africano Kitap Yayınları · 202048 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.