Soru-insan dünyaya niçin gelir?
Cevap-Herhalde bir bahçe kurmaya gelir...
Soru ve cevap yaşam ve yaratılma amacımız değil mi?
Dünyaya geldik ve gittiğimizde arzu ettiğimiz tek şey cennet bahçelerinden bir bahçe değil mi?
Serin içilir buz gibi
Kayayı yarmak ne ki!
Kayanın önü toprak, miri malı.
Taşını ayıklar çalısını sökerim.
Gevenini otunu ayrığını temizlerim.
Etrafını düzle çitini çek
İşte saba iki evlek düz bahçe sulu arazi.
Buram buram Anadolu kokan bir kitaptı... Başlarda pek sevmesem de sonradan aslında ne kadar da anlamlı olduğunu anladım. Her şeyin sonlara doğru ne kadar doğru, ne kadar gerçek olduğunu farkettim. Hayalden uzak, yüreğe yakın bir kitaptı. Çok sevdim.
Eski zamanları, köy hayatını ve orada yaşayan insanların yaşantısını görebilmek için güzel bir roman. Eski zaman hayatına hakim olan biri için ise hatıraların canlanması için güzel bir tercih olur. Belki de bildiğiniz duyguları başka yönden görmenizi sağlar. Ömrün göz açıp kaptıncaya kadar hızlı şekilde geçtiğini bir kez daha hatırlamış oldum
Kitabı az önce bitirdim. Kutlu bahsettiği doğa tutkusu, döneminin “Türk köylüsü" ve yakındığı “köyden kente göç" sorunu ile adına yakışır bir şekilde hayatın beyhudeliğini anlatıyor ve ağızda bambaşka bir tat bırakıyor.
Muhteşem. Buram buram anadolu, samimiyet, doğallık ve gerçeklik. Herkesin kendinden bir pay çıkaracağı muhteşem bir anlatım. Hele de kırsalda yaşayıp gurbette olanlar ve memleket hasreti çekenleri daha çok etkileyecektir.