Bir baba evlatları ile oynarken içeri bir dayı girer. Dayı bu adamı, yani Hüsamettini alıp eski arkadaşının yanına götürür. Bu arkadaşı ölümcül hastadır ve ona bıraktığı defteri açmasını ister. Hüsamettin okumaya başlar. Bu defterde arkadaşının (adını unuttum) bazı yaşadıkları yazılıdır. Böylece Bir Ölünün Defteri olur...
-Her köşede bir keder alameti, her manzarada bir hüzün rengi vardı.
-Çocukların neşeye, mutluluğa muhtaç olan kalpleri için en karanlık matem rengi, bahar sabahları çiçeklerin yapraklarına gölge yapan çiy buharlarından oluşmuş hafif sislere benzer; ilk güneş ışığında süzülüp uçar.