Bizim Burada Auschwitz’te ve Diğer Öyküler
Tadeusz BorowskiBizim Burada Auschwitz’te ve Diğer Öyküler Gönderileri
Bizim Burada Auschwitz’te ve Diğer Öyküler kitaplarını, Bizim Burada Auschwitz’te ve Diğer Öyküler sözleri ve alıntılarını, Bizim Burada Auschwitz’te ve Diğer Öyküler yazarlarını, Bizim Burada Auschwitz’te ve Diğer Öyküler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kafalarını bir araya getirip saçlarını tutuşturuyoruz."
Kişisel bir şey duymak istiyorsun demek; bacada insanları yakmanın yeni bir yolunu bulduk. Nasıl, biliyor musun?"
Merakımı çok nazikçe ifade ettim.
"Şöyle saçlılarından dört çocuk alıyoruz, kafalarını bir araya getirip saçlarını tutuşturuyoruz. Gerisi kendiliğinden yanıyor sonra ve gemacht işte.
"Tebrik ederim," dedim kuru ve heyecansız biçimde.
Tuhaf bir biçimde gülüp gözlerini gözlerime dikti.
Sayfa 116 - Alakarga Yayıncılık 1. Baskı 2019Kitabı okudu
Bedenlerinden sabun, derilerinden abajur, kemiklerinden süs eşyası ..
Hastalandığında her şeyini alırlar elinden, giysini, kepini, kaçak atkını, mendilini. Öldüğünde . kamp defterine önceden kaydedilmiş altın dişlerini sökerler ağzından. Bedenini yakarlar, küllerini tarlalara serperler ya da göletleri kuruturlar küllerinle doldurup. Cesetleri yakarak onca yağı, onca kemiği, onca eti, onca ısıyı ziyan ediyorlar aslında. Ama başka yerlerde insanların bedenlerinden sabun, derilerinden abajur, kemiklerinden süs eşyası yapıyorlar.
Sayfa 101 - Alakarga Yayıncılık 1. Baskı 2019Kitabı okudu
"Babamı GAZ ODASINA gönderdim..."
'Yaa tabii, sen olsan aklını kaçırırdın, babamı bacaya gönderdim ben!' dedi. 'Olamaz!' dedim. 'Bal gibi olur, oldu işte. Bir sevkiyatla geldi ve gaz odasının önünde gördü beni, insanları içeri sokuyordum o sırada, boynuma atılıp öpmeye başladı, ne olacağını sordu, iki gündür yiyecekleri olmadan yol geldikleri için aç olduğunu söyledi. O sırada Kommandoführer durmamam, çalışmam gerektiğini söyledi bağırarak! Ne yapacaktım ki? 'Hadi baba,' dedim, 'git de yıkan banyoda, sonra konuşuruz, görüyorsun, şu an vaktim yok.' Böylece gaz odasına gitti.
Sayfa 97 - Alakarga Yayıncılık 1. Baskı 2019Kitabı okudu
Umut..
O başka dünyanın bir gün geleceğine, insan haklarının geri döneceğine dair umut olmasaydı, kampta bir gün bile yaşayabilir miydik sanıyorsun? İnsanlara gaz odasına hissizce gitmelerini, ayaklanma riskine girmemelerini buyuran, onları bir eylemsizliğe sokan işte bu umuttur. Aile bağlarını koparan, annelere çocuklarını reddettiren, karılara ekmek için bedenlerini sattıran ve kocalara insanları öldürten bu umuttur. Belki de o gün kurtuluş günü olacağından, insanlara her gün bir yaşam savaşı vermelerini buyuran bu umuttur. Ah, başka, daha iyi bir dünyaya dair bile değil, huzur ve dinginliğin olacağı bir yaşama dair umut belki de. İnsanlık tarihinde umut insanda bundan daha güçlü olmamıştı hiç, ama bu savaşta, bu kampta olduğu kadar kötülüğe de yol açmamıştı hiç.
Sayfa 88 - Alakarga Yayıncılık 1. Baskı 2019Kitabı okudu
Yaşayanlar, ölüler karşısında her zaman haklıdırlar...
"Kurtarın bizi! Gaza gidiyoruz! Kurtarın bizi!"
Araçlar o on bin adamın derin suskunluğu içinde yanımızdan geçip gidiyordu. Tek bir insan bile kılını kıpırdatmadı, tek bir el bile kalkmadı havaya.
Çünkü yaşayanlar, ölüler karşısında her zaman haklıdırlar.
Sayfa 83 - Alakarga Yayıncılık 1. Baskı 2019Kitabı okudu
Kötülüğü boşuna ve sorumsuzca anmıyoruz, onun içindeyiz biz.
Sayfa 80 - Alakarga Yayıncılık 1. Baskı 2019Kitabı okudu