Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cinsel Devrim

Wilhelm Reich

Cinsel Devrim Sözleri ve Alıntıları

Cinsel Devrim sözleri ve alıntılarını, Cinsel Devrim kitap alıntılarını, Cinsel Devrim en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Cinsel ge­reksinimi, öncelikle ve özellikle, çocuk doğurmanın hizmetindeki bir işlev olarak yorumlamak, tutucu cinselbilim tarafından kullanılan bastırma yöntemlerinden biridir.
Evlenmemiş kadından sevişme hakkını esirgersek, erkeğin de düğünden önce iffetli kalmasını istemek gerekir. Ve gerçekleştirilebilse, evlilik öncesi kesin iffetlilik toplumsal denge sağlamlığının en iyi güvencesi olur, bireyi yığın­a acıdan kurtarırdı. Ama eğer bu istek, ancak ender durumlarda gerçekleştirilebilen bir ülkü olarak kalıyorsa (cümlelerin altını ben çizdim, W. R.), sonuç önemsiz demektir.
Reklam
Cinsel yaşamını baskı altında tutan kişi, binbir türlü ahlaki ve kültürel savunma biçimi geliştirir. Hastalar kendi özel cinsel gereksinimleriyle ilintiyi yeniden kurdukları zamansa, bu sinir hastalığı ayrılıkları ortadan kalkar; cinsel yaşama karşı takınılan tutum bütün bireylerde benzerleşir; bu tutum, zevkin kabul edilmesi, suçluluk duygusunun yok olması biçiminde kendini gösterir.
Kadının «İnsan yerine konması». Şurası çok açık ki, bu lâf, öteden beri yinelenen beylik sözün temcit pilavı gibi önümüze getirilmesinden başka bir şey değil, çünkü hemen ardından: 2. «Dolayısıyla bedensel ve coşkusal erginliğe varana dek kesin perhizden yanayız» deniyor. Hiç kimse kalkıp da kendi kendine, cinsel birleşmenin neden kadının «saygınlığı»na gölge düşürdüğünü, bunun mutlak ve soyut olarak mı, yoksa bugün ve bizim toplumda mı, ve hangi nedenle doğru olduğunu sormuyor
Evliliğin iktisadi koşullarının geliştirilmesi» de bugünkü üretim koşulları içinde cicili bicili bir söz olmaktan öteye geçemez. Kim gerçekleştirecek bu gelişmeyi? Şimdiki üretim biçiminin sürmesinde çıkarı olan toplum mu?
Bingooooo:))
evliliğin siyasal bir anlam ve görevi vardır. Toplumsal açıdan, evlilik bir yandan kadının ve çocukların İktisadî bağımlılığını sağlayıp ataerkil düzenin başlıca özelliğini yaratmakta, öte yandansa, onları (ataerkil çıkarlar açısından) İktisadî ve ahlâkî güvenlik altına almaktadır. Dolayısıyla, ataerkil toplum, ister istemez evliliği sürdürmek zorundadır.
Sayfa 176Kitabı okudu
Reklam
Uzun süredir bir kadına tutkunum ve bu tutkuyla savaşmaya uğraşıyorum», diye yazıyor öğüt isteyen bir hasta. «Eşlerin en iyisiyle otuz iki yüdır evli olduğum için, böyle bir ilişkinin ne anlamı ne de özürü bulunduğunu çok iyi görüyorum. Ancak, gün geçtikçe bu tutkuya direnebilme gücümün zayıfladığını hissediyorum.» «İlk ağızda anıştırmayı denemeli. Böyle durumlarda öğüt verm ek güçtür*, diye karşılık veriyor Forel. Tutucu toplumda yaşayan bireylerin kafasında hep başka bir kadınla ilişki kurmanın «ne anlamı ne de özürü bulunduğu» düşüncesi varsa, öğüt vermek elbette güçtür.
Oysa, gerici yazarlar şunu kabul etmek zorundadırlar ki. cinsel oruç üreme organı hastalıklarına karşı etkili bir silâh değildir; evlilik ahlâkının bir çıkmaz sokak olduğunu çok iyi farkettikleri halde, başka çareleri yoktur.
Hekimlik yaşantısı, cinsel arzunun bilinçaltına itilmesinin hastalığa, sapıklığa ve şehvet düşkünlüğüne yol açtığını göstermiştir.
Sayfa 102Kitabı okudu
Gençliğin düştüğü cinsel bunalım, buyurgan (otoriter) toplum düzeninin geçirdiği genel bunalımın bir yanıdır.
Sayfa 157Kitabı okudu
Reklam
Son bir ayda bir ayın sayısından fazla kadın katledildi.
İnsanlar bugün, ortaklaşa bir kanıyla, eşin bağlılığına kıskançlıkla göz kulak olunması gerektiğini kabul ediyorlar. Günlük olaylarla sevda uğruna adam öldürmeler, içinde yaşadığımız toplumun bu açıdan ne denli çürüdüğünü açıkça göstermekte.
Bütün ahlâkçı görüşler yaşama karşıdır.
günün sözü :))
bir erkek kendisine sağladığı bakımla ya da toplumsal gücüyle satın aldığı kadının sevgisiyle övünemez. İnsanlık onuru taşıyan hiçbir erkek özgürlük içinde verilmeyen sevgiyi kabul etmez. Eşlik görevinde ve aile yetkesinde kendini belli eden zorlayıcı ahlâk anlayışı, korkak ve güçsüz kişilerin ahlâkıdır; bunlar, doğal sevgi yetenekleriyle yaşamayı göze alamadıkları şeyleri, boşu boşuna, polisin ve evlilik yasalarının yardımıyla elde etmeye çalışırlar.
Bilgisiz hekimlerle eğiticiler yatağını ıslatmanın şiddetle cezalandırılması gerektiğini düşünürlerken (oysa bu, cinsel yaşamı bozacak bir saplanıp kalmaya yol açar)
Sayfa 293Kitabı okudu
Bir ana ya da öğretmen; çocuğa kendilerini içinden gelen bir sevgiyle sevdirecek biçimde davranırlarsa, bu cinsel düzenlilik ilkesine uygundur. «Anneni sevmelisin» diyen ahlâkî ya da dinsel zorunluluksa —annenin sevimli olup olmadığını hesaba katmadığından— ahlâkçıdır, buyurgandır.
Sayfa 292Kitabı okudu
1.038 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.