Yanlış anlaşılmasın: Helene Gruyten yalnız hoş bir insan değil, aynı zamanda akıllı ve iyiydi, ama o tarihin akışını anlayacak güçte değildi, ne politikayı, ne ticareti, ne de oğlunun bilinçli olarak kendini sürüklediği o korkunç yok oluşu anlayacak gücü vardı.